AVF, Alevilik temalı bilimsel eserlere ödül verecek

Alevi Vakıflar Federasyonu, bir basın duyurusu ile, kendi çatısı altında "Uluslararası Alevi ve Bektaşilik Çalışmaları Bilim Ödülü" oluşturulduğunu açıkladı. 30 Haziran 2022 tarihine kadar yapılacak başvuruların değerlendirilmesi sonrasında, 10 Eylül'de düzenlenecek törenler ödüller sahiplerine takdim edilecek.

AVF, Alevilik temalı bilimsel eserlere ödül verecek

Alevi Vakıflar Federasyonu bu yıl verileceği açıklanan "1. Uluslararası Alevi ve Bektaşilik Çalışmaları Bilim Ödülü" ile, Alevilik alanında bilimsel çalışmalara teşvik ve destek olmayı amaçladığını ikinci kez ifade etmiş oldu. AVF daha önce de, Alevilik temalı yüksek lisans ve doktora çalışmalarına burs verilmeye başlladıklarını duyurmuştu.

AVF'nin bu yıl ilk olarak vereceği "Uluslararası Alevi ve Bektaşilik Çalışmaları Bilim Ödülü" için değerlendirmeyi yapacak olan jüri heyetine AVF Onursal Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan başkanlık yapacak.

Jüride, Prof. Dr. Doğan'la birlikte, Prof. dr. Cemal Kafadar, Prof. Dr. Hande Birkalan Gedik, Prof. Dr. Markus Dressler, Prof. Dr. Ali Yaman, Prof. Dr. Robert Langer, Prof. Dr. Erdal Toprakyaran, Prof. Dr. Caner Işık, Prof. Dr. Mehmet Dönmez, Doç. Dr. Ayfer Karakaya Stump, Doç. Dr. Rıza Yıldırım, Doç. Dr. Ayşe Baltacıoğlu Brammer, Doç. Dr. Martin Greve, Doç Dr. Mehmet Ersal, Doç. Dr. Yılmaz Soyyer, Dr. Zeynep Oktay Uslu, Dr. Yalçın Çakmak, Dr. Cemal Salman, Dr. Mehmet Ertan, Dr. Ilgar Baharlu, Dr. İlker Kiremit, Dr. Haydar Baki Doğan ve Dr. Ali Ulu yer alıyor.

TUM-HABERLER.COM Genel Yayın Yönetmeni Ali Rıza Özkan, kendisi de jüride yer alan AVF Başkanı Dr. Haydar Baki Doğan'a, Alevileri açısından çok önemli bir sıçrama olarak değerlendirilen bilim ödüllerini ve AVF çalışmalarını, sordu.

SORU: Haydar bey, bu yıl, benim kanaatime göre Alevi Vakıflar Federasyonu iki büyük atılım yaptı. Birincisi, yüksel lisans ve doktora öğrencilerine Alevilik temalı akademik araştırmaları için burs verilmesi kararıydı. Bu kararı nasıl aldınız ve federasyon olarak hedefiniz nedir, okurlarımızla paylaşır mısınız?

HAYDAR BAKİ DOĞAN: Bildiğiniz gibi AVF’nin genel kurulu 2021 Temmuz ayında yapılmıştı. Biz de Federasyon'da göreve başlamamızdan itibaren, Alevi toplumuna hizmeti ön plana alan, bilimsel temelde hangi projeler yapılabilir uzun uzun arkadaşlarımızla konuşuyorduk. Tüzüğümüzde de yer alan Alevi toplumunun sorunlarının çözümü konusunda Aleviliği görünür kılma, tanınırlığını artırma ve yazılı kültürümüze yönelik araştırma yapan akademisyenlere destek vermeyi kararlaştırdık. Burada amacımız Alevilik dairesinde çalışıp, bu alanda uzmanlaşmak isteyen akademisyen adaylarının arkasında örgütlü bir güç olarak kurumumuzun olduğunu hissettirip, manevi yönden destek olmaktı. İlk defa yapılmış bir özellikli burs olacaktı. Bu bursların planlama aşamasında, aslında akademisyen adaylarımızın tamamen unutulmuş olduğunun farkına varmaya başladık ve yönetim kurulu olarak, kendi imkânlarımızla 4’ü doktora 8’i yüksek lisans olmak üzere 12 öğrencimize burs imkânı sağlamaya başladık. Açmış olduğumuz burslara destek duyurusu ile, bu bursların önümüzdeki dönem hem sayısını hem de vermiş olduğumuz parasal tutarını artırmayı hedefliyoruz.

SORU: İkinci yine çok önemli girişim ise, Alevilik temalı bilimsel çalışmaların ödüllendirilmesi için yapılan açıklama. AVF bundan böyle Alevilik temalı bilimsel çalışmaları ödüllendirecek. Bize, ödülün amacını ve kapsamını açıklar mısınız?

HAYDAR BAKİ DOĞAN: Yıllarca Aleviliğin sözlü bir kültür olduğu telaffuz edildi ve yazılı kültürü hep geri plana atıldı. Aslında bu konu hakkında yapılmış ciddi araştırmalar mevcut. Bu önyargının kırılıp, yazılı kültür anlamında akademik çalışmalarda da Aleviliğin ön plana çıkması, gelecek kuşaklara yazılı eserlerin bırakılması ve ileride bu alanda çalışma yapacak olan akademisyenlere kaynak yaratılmasına destek olmak düşüncesiyle, Uluslararası Alevilik ve Bektaşilik Çalışmaları Bilim Ödülü düzenleyip, hem vereceğimiz maddi ödüllerle, hem de manevi anlamda akademisyenlerin çalışmalarını sunacakları uluslararası alanda saygın ve bu konuda uzmanlaşmış hocalarımızla çok değerli bir seçici kurul oluşturduk.

Tabii alan öylesine geniş, yapılacak işler o kadar birikmiş ki, bu ödülü başlatırken yazılı belgelerin dışında sözlü kültürümüzü oluşturan yüzyıllara varan deyişlerin, nefeslerin ozanlarımız dışında ele alınmadığı tespitinden yola çıkarak, teknolojinin ve bilimin son derece geliştiği bu dönemde, Aleviliğin özü olan insan ve doğa sevgisi, kardeşlik, barış gibi konuları içeren bir şiir yarışması da düzenlemeye karar verdik.

Gençlerin Alevilik düşüncesini temel alan şiirler yazmaya teşvik edilmesi ve ortaya önemli eserlerin çıkması sonucu, bu şiirlerin ileride bestelenmesi ve bizim kültürümüzü temsil eden değerler arasında yer alacağını umuyoruz.

SORU: Alevi Vakıflar Federasyonu, üniversiteler açılırken, yurt sorunu konusunda da müdahil olmuş ve bağlı tüm cemevlerini üniversite öğrencilerine açmıştı. Ardından federasyonunuza üye olmasa da çok sayıda cem evi sizi takip etti. Ülke çapında sosyal dayanışma örneği oldu. Bir anlamda, aslımıza döndük. Köklerimizi hatırladık. O kampanyanın sonuçları hakkında okurlarımıza bilgi verir misiniz?

HAYDAR BAKİ DOĞAN: Geçen Eylül ayında üniversiteler açılırken öğrencilerin yurt sorunu yaşadığını hepimiz basından öğrenmiş ve sokakta banklarda, parklarda yatan gençlerin görüntüleri gündeme gelmişti. Bizim inancımızın temelini oluşturan insan sevgisi, din, dil, mezhep, ırk ayrımı yapmadan 72 milletin bir görülmesi ve Hakk'ın insanda tecelli ettiği felsefesinden hareketle radikal bir karar alıp federasyonumuza bağlı 73 Cemevimizde imkanlarımız ölçüsünde, gençlerimize barınma ve yanında Cemevlerimizde bizim ibadetimizin de bir parçası olan aşevlerinde beslenme imkanlarını sunacağımızı basına duyurduk.

Anadolu’nun en ücra yerlerinden sadece yurt sorunu nedeniyle üniversitesine kayıt yaptıramayan çok sayıda öğrencilerimiz bize ulaştı. Onlara Cemevlerimizi açtık, beslenmesini sağladık ve kayıt yaptırıp yurtlarda yer açılması veya arkadaşlarıyla bir araya gelip bir ev tutmalarında yardımcı olmaya çalıştık. Aslında bizim burs verme fikrimiz de, ilk bu yardımlaşma çalışmasından doğmuş oldu.

SORU: Tekrar, bilimsel çalışmaların ödüllendirilmesi konusunda dönersek; yüksek lisans ve doktora tezlerinin en önemli sorunu da çalışmayı bastıracak yayınevi bulmakla ilgili. Acaba, ödüllendirilen eserlerin bir yayınevi tarafından basılması da gündeminizde var mı?

HAYDAR BAKİ DOĞAN: Tabii ki, benim de şu an bir üniversitede ders vermem nedeniyle, böylesi yayınevleri ile ilişkilerimiz var. Yarışmada ödüle layık görülen eserler kesinlikle yayınevleri tarafından basılacak ve Türkiye’deki tüm cemevlerine dağıtılacak. Bu projemizin ikinci ayağı olacak.

SORU: Her ne kadar, Alevi toplumu sürekli ertelese de, aslında bir de takvim birliği sorunumuz var. Kimi ritüellerimiz hicri/şemsi takvime göre, ama kimi ritüellerimiz de miladi takvime göre yerine getiriliyor. Bu konuda 50 yıl önceden Halil Öztoprak Dede'nin girişimleri olmuştu. Ama, sonuç alınamadı. AVF'nin Aleviler arasında takvim birliği sağlamak konusunda da çalışmaları olacak mı?

HAYDAR BAKİ DOĞAN: Alevilerin sorunları çok; devlet kademelerinde yapılan ayrımcılık, örgütlenme, bilimsel çalışma ve siyasi temsiliyet alanları da olmak üzere geniş bir alana yayılmış durumda. Önemli olan başka bir konu Alevilerin Takvim Birliği’ninsağlaması. Yani günümüzde dünyanın nereseinde olursa olsun, Alevi inancına sahip olanlar Hızır orucunu, Muharrem orucunu aynı günlerde tutmalı, aynı günlerde Hızır Cemini tutmalıdırlar.

Bu anlamda bizim AVF olarak 2022’de çıkardığımız yol birliği takvim ajandası toplumda kabul gördü. Cemevlerinden, siyasetçilere, akademisyenlere kadar bu ajandayı dağıttık. Bu sene içerisinde, diğer kurumlar ve inanç önderlerimizle yapacağımız istişareler sonucu umuyoruz ki, önümüzdeki yıl bu ajandayı daha da geliştirerek basacağız ve Alevi toplumunun takvim birliği konusunda da elimizden geldiği ölçüde katkı sunmaya çalışacağız.

ALİ RIZA ÖZKAN: Sayın Başkan, sorularımıza içtenlikle verdiğiniz cevaplar için çok teşekkür ederim.

HAYDAR BAKİ DOĞAN: Ben teşekkür ederim.