CKD, kadın üniversiteleri kurulmasına karşı imza kampanyası açtı

Cumhuriyet Kadınları Derneği, kadın üniversiteleri kurulmasına karşı imza kampanyası açtı. İmza kampanyasına katılmak için, çevrimiçi ortamda, https://www.change.org/p/kad%C4%B1n-%C3%BCniversiteleri-istemiyoruz-tcbestepe adresinde bulunan metni onaylamak gerekiyor.

CKD, kadın üniversiteleri kurulmasına karşı imza kampanyası açtı

Cumhuriyet Kadınlar Derneği'nin imza kampanyasına çağrı metni şöyle:

Türkiye'de 2021'de Kadın Üniversiteleri kurulmak isteniyor!

2021 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı, Resmi Gazete’de yayımlandı. Programda  Türkiye’de yalnızca kadın öğrencilere yönelik hayata geçirilmesi planlanan “kadın üniversitesi” projesi de yer aldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haziran 2019’da G20 zirvesi için bulunduğu Japonya’da kendisine fahri doktora unvanı veren Mokugawa Kadın Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada, “Japonya’daki 800 üniversitenin 80’i kadın üniversitesi. Bu benim için çok anlamlı. Bizde böyle bir şey yok, olması halinde de neler olur o ayrı bir soru işareti. Japonya’daki 80 kadın üniversitesini, büyükelçime görev veriyorum, incelemek suretiyle ülkemde de bunun adımını inşallah atacağız” ifadelerini kullanmıştı.

Erdoğan’ın 2019’da talimatını verdiği kadın üniversitesi, 2021 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda şu ifadelerle yer aldı: “Japonya örneği incelenerek sadece kadın öğrencilerin kabul edildiği kadın üniversiteleri kurulacaktır. Japonya’daki kadın üniversiteleri incelenerek bir rapor hazırlanacaktır. Kız öğrencilerin ülkemizde farklı derecelerde yükseköğretime katılımları değerlendirilecek, sorun bulunan alanlar saptanacak ve buna yönelik çözüm önerileri geliştirilecektir. Kurulması planlanan kadın üniversitesinin akademik birimlerinin oluşturulmasına yönelik çalışmalar başlatılacaktır.”

Kadın Üniversiteleri, 1900’lü yılların başlarında Japonya’da karma üniversite teklifinin kabul görmemesi nedeniyle, kadınların da yükseköğrenim alabilmesi için kurulmuş, sonrasında ise karma yükseköğretim kurumları açılmıştır. Ayrıca bu kuruluşlar, daha çok geleneksel olarak kadınlara atfedilen konularda eğitim verdiği görülmektedir. Üstelik Japonya'nın kadına verdiği değer ortadadır, toplumsal cinsiyet eşitliği sıralamalarında en altlardadır.

Ülkemiz Japonya değildir. Türkiye'de Kadın Üniversitelerine ihtiyaç yoktur. Kadın ve erkek birlikte okuyabilmekte, çalışabilmekte, yaşayabilmektedir. Cumhuriyet Devrimi ile aydınlanmış Türkiye, cumhuriyetin ilanından hemen sonra Tevhid-i Tedrisat kanunu ile karma eğitimi uygulamaya sokmuştur. 1973 yılında çıkarılan Temel Eğitim Kanunu kapsamında Türk Milli Eğitiminin Temel İlkeleri halen yürürlüktedir. Bu 14 ilkeden biri “Karma Eğitim”dir. Kız Liseleri, erkek liseleri ülkemizde de hizmet vermiştir. Karma eğitime geçerken bu liseler toplumu geliştiren bir ara formül olarak değerlendirilmelidir. Tek cinsiyetli eğitimin sosyalleşmeye, karşı cinsiyeti tanımaya, yaşamıyla ilgili doğru ve gerçekçi kararlar vermeye engel olduğu bilimsel bir gerçektir. Toplumu kadın ve erkek diye ikiye bölmenin, kadınları da "Kadın Üniversitesine giden ve gitmeyen kadın" olarak parçalamanın tehlikeli sonuçları olacaktır.

ABD'de de kadın üniversitelerine rağbet giderek azalmaktadır. Dünyanın en başarılı üniversiteleri arasında ise Kadın Üniversitelerinin adı geçmemektedir. Teşvik edilmesi gereken, kadınların ayrı üniversitelere değil, en iyi üniversitelere gitmesidir. Çöken bir sistemi Türkiye'de uygulamak, tarihi geriye sarmak demektir.

Kadınların ayrı ortamlarda eğitim görmesine en az kadınlar kadar erkekler de karşı çıkmalıdır. Çünkü bu anlayış, bütün erkeklerin kadınlar için tehlikeli olduğunu varsayar.

Anayasanın eşitlik ilkesine ve Türk eğitim sisteminin temel ilkelerine açıkça aykırı olan Kadın Üniversitelerini istemiyoruz.

Cumhuriyet Kadınları Derneği olarak başlattığımız bu kampanyaya bir imzayla siz de destek olun.