ABD'NİN RAHATSIZ OLDUĞU MONTRÖ HÜKÜMLERİ

ABD, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ne uygun olarak iki savaş gemisini Boğazlarımızdan geçirmek için, 15 gün önceden ve en fazla 21 gün (4 Mayıs'a kadar) Karadeniz'de kalacağını Türkiye'ye bildirdi ama sonra vazgeçti. Sonrasında İngiltere’nin savaş gemilerini Karadeniz'e geçirmek istediği basına yansıdı.

Rusya-Ukrayna arasındaki krizin arttığı bir dönemde Erdoğan-Putin görüşmesinde Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin önemine dikkat çekildi.

Erdoğan-Putin görüşmesine rağmen yine de ABD’nin taleplerine, kışkırtmalarına karşı hamleler geliştirilmelidir. Bu noktada öncelikle ABD'nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nde en çok rahatsız olduğu hükümleri bilmek gerekir. Bunlar:

1. Sözleşme'nin 13. maddesi gereği Boğazlarımızdan geçecek savaş gemileri 15 gün önceden Türkiye'ye bildiriliyor.

2. 18. maddesine göre savaş gemileri en fazla 21 gün Karadeniz'de kalabiliyor.

3. Sözleşme'nin 14. maddesi gereği Türk Boğazlarından bir günde geçecek askeri gemilerin toplamı 15 bin tonu aşamıyor. Bu gemilerin sayısı 9’u geçemiyor.

4. Sözleşme'nin 18. maddesine göre Karadeniz'e kıyıdaş olmayan ülkelerin Karadeniz'de bulundurabileceği gemilerin toplamı 45 bin tonu, kıyıdaş olmayan tek bir ülkenin ise 30 bin tonu aşamıyor. Yine bu madde gereği insancıl amaçla gönderilen savaş gemileri 8 bin tonu aşamıyor.

5. Sözleşme'nin 15. maddesine göre Boğazlar'dan geçen savaş gemileri, taşıdıkları uçakları, hiçbir durumda kullanamayacaklar. Zaten uçak gemileri, ağırlıklarından dolayı tonaj sınırını aşıyor.

6. 20. ve 21. maddelere göre Türkiye savaştaysa veya kendisini pek yakın bir savaş tehlikesi tehdidi karşısında sayarsa, savaş gemisi ve askeri yardım gemilerinin geçişini engelleyebilir.

7. 19. maddeye göre savaş zamanında Türkiye tarafsızsa, savaşan devletlerin savaş gemilerinin Boğazlar'dan geçmesi yasak.

8. 12. maddeye göre satılan, Karadeniz dışında yaptırılan, Karadeniz dışındaki tezgahlarda onarılanlar hariç, denizaltılar Boğazlar'dan geçemez.

ABD bu hükümleri değiştirmek istiyor. Karadeniz'e kıyısı olan devletler, ABD’nin Karadeniz’i kendi gölü haline getirmesine izin vermemeli.

Sadece iktidar değil, muhalefetiyle tüm Türkiye, ABD’nin Karadeniz’e kıyı ülkeler arasında kışkırtıcılık yapacağını hesaplayarak ABD’nin Karadeniz’deki hamlelerine karşı fikir geliştirmelidir.

21 günle ve küçük tonajlı gemilerle, ABD'nin tehdit olasılığı yoktur ama kışkırtıcılık faaliyetleri üzerinde durulmalıdır. Dahası güçlü Türkiye’nin yolunun devletçi ekonomi politikasından geçtiğini görelim.

Halkçı, devletçi, planlı ekonomi hayata geçirilmeli.

Önceki ve Sonraki Yazılar