Abdullah Gürgün

Abdullah Gürgün

ADEM OLAN ANLAR

Sezen Aksu hakkında beş yıl önceki bir şarkısı nedeniyle suç duyurusunda bulunulması; bir kısım medya ve sosyal medyada fena hırpalanması kafamı karıştırdı.

12 Eylül 2010 anayasa değişikliği referandumu yapılacaktı. AKP’nin hazırladığı anayasa değişikliği taslağına göre Anayasa Mahkemesi, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) ve Yüksek Askeri Şura (YAŞ) yeniden yapılandırılıyordu. Askeri yargının görev alanı yeniden belirleniyor, İsveç usulü 'Kamu Denetçiliği Kurumu' (ombudsmanlık) getiriliyordu.

AKP’nin verdiği 27 maddelik anayasa değişikliği teklifi TBMM'de yapılan oylamada da 72 ret, 336 kabul oyu aldı. TBMM'deki oylamada MHP muhalefet etti. CHP ve BDP meclise girmedi; dolaylı destek verdi.

Bugünkü iktidara güç, kuvvet veren, harekat alanı açan 12 Eylül 2010 anayasasına destek verenlerin en başında Fetullah Gülen vardı. Gülen, “mezardakileri bile kaldırarak, o referandumda 'Evet' oyu kullandırmak lazım. Mezardakiler bile kalksın, ben zannediyorum ki kalkarlar da” diyordu. Recep Tayyip Erdoğan, Fetullah Gülen dahil “evetçi”lere ve “yetmez ama evet”çilere müteşekkirdi. Balkon konuşmasındaki teşekkür listesinde kimler yoktu ki:

"Bu anayasa paketine destek veren CHP'li kardeşlerimi kutluyorum, MHP'li kardeşlerimi kutluyorum, BDP'li kardeşlerimi kutluyorum. Tehditlere aldırmadan sandığa giden kardeşlerimi kutluyorum. Başından itibaren 'Evet' diyerek desteğini ortaya koyan Saadet Partili kardeşlerimi kutluyorum. BBP'li kardeşlerimi kutluyorum. Bağımsız Ülkücüler'i kutluyorum. Türk aydınlarını, Devrimci Solcu İşçi Parti'li arkadaşlarımı kutluyorum, liberalleri kutluyorum. AK Parti'ye gönül veren, sevdasını veren AK Parti'li kardeşlerimi kutluyorum. TOBB’ni kutluyorum. Hak-İş Konfederasyonu ve Memur-Sen'i başından itibaren verdiği destek nedeniyle kutluyorum. STK'lar olarak destek verenleri özellikle kutluyorum. Genç Sivilleri kutluyorum."

Sezen Aksu da “yetmez ama evet”çiler takımındandı. İnsanlar kuşkusuz fikirlerini değiştirebilirler. Babalarının hataları kendilerini bağlamaz. Peki ama Sezen Aksu’dan yanlış yaptığına dair bir özeleştiri geldi mi? Benim bildiğim kadarıyla gelmedi.

Hürriyet Pazar'ın Genel Yayın Yönetmeni Çınar Oskay’la yaptığı bir söyleşide pişman olmadığını açıkça söylüyordu:

Benim kuşağım büyük acılardan geçti. Darbelerden, faili meçhullerden, 'Cumartesi Anneleri'nden, işkencelerden gelir adaletsizliğine kadar... Hangi birini sayayım. Bütün bu acılardan süzülüp damıtılmış bir umuttu benim 'evet'im... Gerçek bir muhasebe, akademik düzeyde bilimsel kaynak ve referansa dayandırılmadan yapılamaz. ‘Pişman mısın?’ gibi soruları ya da ‘Özür dile’ gibi buyurgan yaklaşımları özgürlükçülük bağlamında henüz yeteri kadar olgunlaşmamış oluşumuza bağlıyorum. İnsan umudundan pişman olmaz...

Sezen Aksu’nun umut aradığı dönemde neler oluyordu?

AKP'ye kapatma davası açılmıştı. Türk yurtseverleri, aydınları, subayları “Balyoz darbe planı” ve “Ergenekon tertibi” gibi düzmece davalarla zindanlara atılıyor, hastalanmalarına, ölmelerine neden olunuyordu. "Kürt açılımı" tüm hızıyla sürüyor, Amerika’nın paralı askerleri terör eylemleriyle gencecik mehmetçiklerimizi, yurttaşlarımızı, öğretmenlerimizi, işçilerimizi acımadan öldürüyorlardı.

Keser döner, sap döner, gün gelir hesap döner” demişler. Dün “evetçi”lere teşekkür edenler şimdi aşırı hiddet gösteriyorlar. Sebep, Adem ve Havva’ya “cahil” denmesi. Şu sözler hakaret içeriyormuş ve dini duyguları da rencide ediyormuş:

Binmişiz bir aIamate
Gidiyoruz kıyamete
SeIam söyIeyin o cahiI
Havva iIe Adem’e

Bence tam tersi. Sezen Aksu, “cahil Havva ile Adem” ile “evetçi” cahil insanoğlullarını kastediyor. Ne kadar pişman olmadığını söylese de özeleştiri yapıyor. Umut bağladığı dağlara kar yağmış; bindiği alamet kıyamete gidiyor.

Bence Sezen’in pişmanlığına aşırı tepki gösteriliyor. Memleketin sorunları arttıkça sahte gündemler yaratılıyor. Durum, kendi burnu büyük diye burun sözcüğünü bile yasaklayan Abdülhamit dönemini anımsatıyor. İnsan, “Oraya doğru mu gidiyoruz acaba?” diye düşünmeden edemiyor.

2022 yılı Türkiye’sinde herkesin düşünce, anlatım ve eleştiri özgürlüklerini hepimiz savunmak zorundayız.

Yoksa sıranın bize de gelebileceği besbellidir.

Sezen Aksu’nun 1993’te yaptığı Adem Olan Anlar şarkısıyla noktayı koyalım.

İyi kalın.

https://www.youtube.com/watch?v=B1xAmM7rJnU

ADEM OLAN ANLAR (1)

Ben bu dünyaya bir türlü alışamadım
Bu yüzden insan içine karışamadım
Bana mı sordunuz adımı koyarken
Bir küstüm bir daha barışamadım

Uyumlu faniler bana uyumsuz derler
Delirttiniz beni ey ehven-i serler
Uzlaşırsam namerdim ateşe verseler
Garanti muhabbetlere yılışamadım

Ha desen olmaz a ha desen olmaz
Birine uysa öbürüne uymaz
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman

Sürüden ayrılanları kurtlar yer
Arkanı sağlama al ey akıllı beşer
Ben çatlarım kurallara uyarsam eğer
Ruhumu şeytanla bölüşemedim

Herkesin münasip birer dayısı var
E insanoğlu bu iyisi, ayısı var
Benim zarar bildiğim elaleme kâr
Adamını bulup da uyuşamadım

Ha desen olmaz a ha desen olmaz
Birine uysa öbürüne uymaz
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman

Ben seni de sevmedim Adem
Doğruyu duymak istiyorsun madem
Alt tarafı bir elma yedik beraber
Zehir-i zıkkım oldu bize bal badem

Ha desen olmaz a ha desen olmaz
Birine uysa öbürüne uymaz
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman
Yalelli yalelli yalelli o zaman

 

  1. Deli Kızın TürküsüSezen Aksu'nun 17 Eylül 1993 çıkışlı on birinci stüdyo albümünde yer alır. https://tr.wikipedia.org/wiki/Deli_K%C4%B1z%C4%B1n_T%C3%BCrk%C3%BCs%C3%BC

Önceki ve Sonraki Yazılar