AYŞE ŞAN VE İNSANLIĞIN TÜRKÜLERİ

Anlatılanların tarih okulunda halkın dilinde duran hayat sözlerinin ekmek kokusu kadar gerçeğin türküsünde paylaşır sofrasını!

Yangınlar ömrünü saklamak neye yarar ki ülkenin çocukluğunu acıya boğanların adaletsizliğine dengbejlerin direnç yüreği doğar ki

Şifa ister kendi bağında bulamaz feryadının anayasasını ağıtlar diline damıtır ve eğilmez yasakların dünyasına,zalimliğine

Eskimeyen bir onur davasıdır sütünü içtiği yurdundan ayrılmak ayrı tutulmak istendiği zaman türkü fermanını yazar dağıtır halkının gönlüne!

Şahitliğini bildiğimiz Ayşe Şan canında onu dinlerken Kürtçe alfabesinin hatrı kalmıyor topraklarımızda onun kardeşlik tuğlası gibi

Aramızda yaşayan ezgilerinin yüreklerde yarattığı tarihin güneşi bağrımızda eski yaraları sararken nefesindeki dersleri unutmuyoruz.

Ne kadar zengin olduğumuzun gözleri olanlardan gelen umut sevdasında onu yad etmenin ışığında öncü insanlığını ve  yeryüzü sahnesini alkışlıyoruz!

Yurdun çocuklarında sönmeyen notaları 

Yurdun sokaklarında bitmeyen ezgileri

Yurdun saatlerinde dilden düşmeyen rüzgarını 

Yarının türküler ağaçındaki yaprağında 

Yıldızımız olurken!

Önceki ve Sonraki Yazılar