Abdullah Gürgün

Abdullah Gürgün

GEL DE İSYAN ETME!

"Memleket kurtlar sofrasına döndü mü isyan haktır"
Atilla İlhan

Mao da "Başkaldırmak haktır" diyordu.

Devrim yaptı, milleti kurtlardan kurtardı.

* * *

1941'den bu yana maden kazalarında üç binden fazla can kaybımız, yüz binden fazla yaralımız var.

Bakalım:

Ülkemizde Meydana Gelen Kazalar Yer, Tarih, Kazanın Şekli, Ölü Sayısı, İşletmeci:

Armutçuk 1983 Grizu 103 Kamu

Kozlu 1983 Grizu 10 Kamu

Yeni Çeltek 1983 Grizu 5 Kamu

Kozlu 1987 Göçük 8 Kamu

Amasra 1990 Grizu 5 Kamu

Yeni Çeltek 1990 Grizu 68 Kamu

Kozlu 1992 Grizu 263 Kamu

Sorgun 1995 Grizu 37 Özel

Aşkale 2003 Grizu 8 Taşeron

Ermenek 2003 Grizu 10 Taşeron

Bayat 2004 Grizu 3 Özel

Küre 2004 Yangın 19 Taşeron

Gediz 2005 Grizu 18 Kamu

Dursunbey 2006 Grizu 17 Özel

M. Kemalpaşa 2009 Grizu 19 Özel

Dursunbey 2010 Grizu 13 Özel

Karadon 2010 Grizu 30 Taşeron

Elbistan 2011 Şev Kayması 11 Taşeron

Kozlu 2013 Metan degajı 8 Taşeron

Soma 2014 Ocak yangını 301 Taşeron

Ermenek 2014 Su baskını 18 Taşeron (1)

Manisa - Soma 2014: 301 ölü

Siirt - Şirvan 2016: 16 ölü

Bartın - Amasra 2022 Giruzu 41 ölü (sayı artabilir)

* * *

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "kader planına inandıklarını" söylemiş.

Bizce bu insanlarımız kaderleri böyle planlandığı için ölmediler.

Tanrı ölenlerin kaderini kara yazıp ölmeyenlerinkini ak mı yazmış?

Bu işte bir terslik olmalı...

Bu maden Sayıştay tarafından da uyarılmış.

Aydınlık Gazetesi yazıyor:

"Sayıştay’ın 2019 yılında hazırladığı Amasra’daki Türkiye Taş Kömürü (TTK) işletmelerine yönelik rapor gündem oldu.... Üretim sahasındaki risklerin yüksek olduğu kaydedilen raporda, ilgili mevzuatların titizlikle uygulanması istendi.

"Raporun giriş bölümünde, müessesenin dengelenmiş üretim derinliğinin -300 metre olduğuna dikkat çekilerek, şu uyarıda bulunuldu:

Bu derinleşme, ani gaz degajı ve grizu patlaması gibi ciddi kaza risklerinin artmasına neden olmaktadır. Çalışılan damarların tamamında gaz içeriklerinin yüksek olduğu, dolayısıyla degaj kapasitelerinin de yüksek olduğu, arıza zonlarında riskin daha da arttığı bilinmektedir. Bu nedenle müessese ocaklarında ilgili mevzuat hükümlerinin yanı sıra ‘Kurum Degaj Yönergesi’ hükümlerinin titizlikle uygulanması gerekmektedir.” (2)

Suç tanrının mı, yoksa en az masrafla en fazla kâr sağlama peşinde koşan, gerekli önlemleri almayan vahşi kapitalizmin mi?

Etrafınıza bakın, dağlarda tepelerde dinamit patlatarak maden çıkarıyorlar. Uyarı bile yapmıyorlar. İnşaat alanlarını güvene alınıp, "İnşaat alanına girmek tehlikeli ve yasaktır" tabelası bile koymuyorlar. Fabrikaların zehirli, zararlı atıklarını, gazlarını doğaya bırakıyorlar... Kim umursuyor? Yasalar, yönetmelikler, kurallar var. Uygulayan kaç kişi? Denetleyen var mı?

* * *

En az masrafla en fazla kâr sağlama hırsı en az önlem almaya itiyor. Sonuç, yaralanmalar, ölmeler, arkada kalan öksüzler yetimler, gözü yaşlı anneler, babalar, yüreği yanık eşler, yavuklular, can dostlar...

Ölenler şehit mi, cinayet kurbanları mı?

Türkiye işçi hayatının en ucuz olduğu ülke mi?

* * *

Gel de isyan etme!

Artık yüreklerimizde yaşayan ünlü yazarımız ve şairimiz Atilla İlhan ne diyordu?

"Memleket kurtlar sofrasına döndü mü isyan haktır".

Hak vermemek elde mi?

Bunca yıl bunca acıyı halkımıza yaşatmak doğru mu?

Madenci ailelerimizin acısını yürekten paylaşıyoruz.

Halkımızın başı sağ olsun.

(1) http://www.madencilik.org.tr/article/572070ee0578295_ek.pdf

(2) https://www.aydinlik.com.tr/haber/yine-ihmal-yine-olum-ttkyi-guclendirelim-madenciyi-yasatalim-345307

Önceki ve Sonraki Yazılar