Gülay Sormageç

Gülay Sormageç

KADIN HAYATIN İÇİNDE BİR İNSAN

 Kadın hayatın neresinde? İçinde, orta yerinde bir insandır kadın.  Evin içindeki rolünden, başarısından, kotarıcı lığından çekip aldığınızı düşünün. Hayat aksak kalır öyle değil mi? Hayatın içinde de olması gerektiği yerde olmadığı, olamadığı zaman da aynı aksaklık söz konusudur. Siyasetten, kültür, sanata, kamusal alandan, iş hayatına değin her alanda kadın yeterince yer almıyorsa siyaset aksaktır. Kültür, sanat aksaktır.  Kamusal hayat, iş hayatı aksaktır.

 Siyasette ne kadar var?

Siyaset ve kadın mı; kadını siyasette yeri mi? Nereden tutsak elimizde kalıyor. İçimizde kalıyor. İçimizi yakıyor. Kadın denilince siyasi arenada bir haller oluyor(?)!

Yıllardır oy kullanan bir Türk vatandaşı ve kadın olarak şunu çok merak ettim. Sorguladım. Vereceğimiz oylar çok önemli(?)!

Oy verenler önemsiz mi? Kadınların oyu olsun, oy toplamak için çalışmaları, kadın kolları adı altında ırgatlığı olsun lakin adı olmasın, yeri olmasın! Oy isteyenler, aklımızı çuvala koyduğumuzu mu zannediyor? Yahut sadece o ellerin mühür basmak, yemek yapmaktan başka bir işe yaramadığı vehmine mi kapılıyor?

Siyasette göstermelik kadın kontenjanı ne işe yarıyor? TBMM’de kadın vekil olmak öyle her Babayiğit’in harcı değil(?)! Hal böyle olunca “Kadın Siyasette” nasıl yer edinecek?

Kültür- Sanatta ne kadar var?

Kamusal alanda ne kadar var?

İş hayatında ne kadar var?

Bu soruların cevapları da çok iç açıcı değil. Konu sadece ekonomik özgürlüğe indirgenemez. Aksaklığın giderilmesi noktasında can damarı kadının hayatın içinde olmasıdır.

Dinin bu konuda ortaya koyduklarına gelince:

 Kadın, erkek arasındaki var olan ilişki, bir mahkûmiyet ve esaret değil, karşılıklı olarak dayanışma esasına dayandırmaktadır.

 “Allah, hiç kimseye kaldıramadığı bir yük yüklemez” Bakara/286

Şu nokta önemlidir. Kadınların çalıştırılması veya istihdamı, cinsiyet farkı gözetmeksizin değişik yeteneklere sahip kişilerin istihdamı şeklinde okunmalı ve uygulanmalıdır.

Bir sanatçı kendi işini daha güzel yaptığı kadar işinin ehli, bir öğretmen de yaptığı işinde kendini geliştirmek, yetiştirmek noktasında gayreti kadar uzmandır.

Erkeklerin kendilerine has, kadınların da kendilerine has, daha yetenekli olabilecekleri işler olduğunu da göz ardı etmeden değerlendirmeliyiz.Kadınlar, doğal ebeveynlik beceri ve kapasitesine sahiptirler.  Erkekler ve kadınlar birbirlerinin yerine geçemez ve görevleri değiş-tokuş etsinler demiyoruz.

Göstermelik söylemlerin ötesinde kadının hayatın içinde olması gerektiğini savunuyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar