İsmail Aydoğmuş

İsmail Aydoğmuş

KARACOĞLAN’I TANIMAK


Türk Halk Edebiyatı’nın en önemli ozanlarından biri de Karacoğlan’dır. Karacaoğlan 17. Yüzyılda âşıklık geleneğini sazıyla sözüyle yaşatarak yaşamış, türküleri dilden dile, telden tele, ilden ile söylenerek yaşatılmış, bugüne gelmiştir. 

Doğum yeri tarihi gibi, ölüm yeri ve tarihi de kesin olarak bilinmemektedir. “Kimileri onun Kozan Dağı yakınındaki Varsak (Farsak) Köyü’nde doğduğunu söylerler.

İkinci bir iddiaya göre Karacaoğlan'ın yurdu Varsak yurdu olan Feke'nin Gökçe Köyü’dür.” [1]

Gaziantep'in Barak Türkmenleri de, Kilis’in Musabeyli bucağında yaşayan Çavuşlu Türkmenleri de onu kendi aşiretlerinden sayarlar.

Bunların dışında O, Aksaraylı, Elbistanlı, Binboğalı, Düziçili, Ermenekli veya Mersin Mut’ludur.

Eserlerinden anlaşılacağı üzere Karacaoğlan’ın hayatının büyük bir bölümünü Toroslar da, Çukurova, Maraş, Gaziantep yörelerinde geçtiği düşünülmektedir.

Asıl adı konusunda “Hasan, İsmail, Halil veya Mehmet” gibi birçok isim söylenmektedir

Karacoğlan sevda ozanıdır.

Âşık gönlü bir kuş gibi daldan dala konar.

Kimi zaman pınar başında güzellere, kimi zaman mavililere âşık olur.

Onu hep böyle bildik.

Acaba tam tanıyabildik mi?

Onun şiirlerini derinlemesine okuyup irdelediğimizde daha iyi tanıyabiliriz.

Karac’oğlan der ki ismim överler
Ağu oldu bildiğimiz şekerler
Güzel sever diye isnad ederler
Benim Hak’tan özge sevdiğim mi va
r” [2] demektedir. 

Her ne kadar güzelleri anlatırken bazı şiirlerinde cinselliği çağrıştıran ifadeler kullansa da bu sözüyle bizi bambaşka bir düşünce ortamına sürüklemektedir.

Benim Hak’tan özge sevdiğim mi var” diyerek, sevdiğinin Hak olduğunu söylemektedir.

Onun “İnsandaki güzelliğin Hakkın görünen güzelliği olduğu” fikrine sahip olduğunu, O’nun şiirlerini türkülerini Öz Türkçe söyleyen inançlı bir Türkmen âşık olduğunu görüyoruz.

Sensin gönül şu dünyadan farıdan
Ah çekiben yüreğimi eriden
Cansız duvara binip yürüden
Hünkar Hacı Bektaş pirden gelirim
” [3] 

Gelen Ahmet Paşa kendidir kendi
Atmış bin dalkılıç kusuru cündi
Kaçma kâfir kaçma ölümün şimdi
Hacı Bektaş Veli kalkmış geliyor
” [4] 

Yıkılmaz Mevla’nın yaptığı yapı
Hak Muhammed dini taptığım tapı
On iki bahçede kırk sekiz kapı
Eşiğin bekleyen iki kul nedir?
” [5] 

Evel Allah ahir Allah
Ondan ulu gelmemiştir
Hak Muhammed’den sevgili
Hakk’ın kulu gelmemiştir.

Şah-ı Merdan idi adı
Cömert sofrasın kim kodu
Ali’ye “Arslan’ım” dedi
Ayruk Ali gelmemiştir
” .[6 ] 

Karacoğlan edeb erkân bilen bir âşıktır. İnsana, topluma, saygılı değerleri olan bir ozandır.

Mecliste arif ol, kelâmı dinle
El iki söylerse, sen birin söyle
Elinden geldikçe iyilik eyle
Hatıra dokunup yıkıcı olma
” 
[7] 

Şiirlerini incelediğimizde hayatı çözmüş biri olduğunu görüyoruz.

Yürü bre koca dünya
Sana konan göçer bir gün
” .[8] 

Karacoğlan ölümden, Azrail’den, can alıcı haramilerden de korkmaz.

Dirilirler dirilirler gelirler
Huzur-ı mahşerde divan dururlar
Harâmî var diye korku verirler
Benim ipek yüklü kervanım mı var
“[ 9] 

Çünkü Karacaoğlan her insan gibi “üryan gelmiştir, üryan da gidecektir” bu nedenle dünya malında gözü yoktur. Bilmektedir ki her canlı ölümü tadacaktır. 

Tam da yeri gelmişken bu konuyla örtüşen derlediğim bir Maliyeci fıkrasını paylaşmak isterim.  

MAL BEYANI

Ormanda kaplumbağa hızlı hızlı koşmaya başlamış. Bunu gören Tilki sormuş; 
“- Kaplumbağa kardeş, hayır mıdır, niye böyle koşuyorsun?”
Kaplumbağa; “- Sorma Tilki kardeş, ormanı maliyeciler basmış mal beyanı istiyorlar.”
Tilki; “- Bunda ne var ki korkuyorsun? deyince
Kaplumbağa; Bir yandan koşarak “- Sen ne diyorsun benim üzerimde ev var, eşimin üzerinde ev var, çocukların üzerinde ev var.” der. Der demez de Tilki de başlamış kaçmaya.
Maymun Tilkiyi görünce “Sen niye kaçıyorsun? diye sormuş.
“-Sorma maymun kardeş, benim üzerimde çok kıymetli kürküm var, eşimin kürkü var, çocukların kürkü var” deyince 
Maymun da başlamış koşmaya..
Bir süre koştuktan sonra durmuş “Ben niye kaçıyorum ki?!. Benim d.tüm açık, hanımın d.tü açık, çocuklar desen onlar da öyle” demiş. 

Derleyen: İsmail Aydoğmuş

Kaynak Kişi: Muhasebeci kayın biraderim İsmail Kılıçarslan 1960 Mizanlı GOP-İst.

Fıkra bu kadar.

Şimdi dönelim başa Ne diyor müzik emekçisi, yoksul âşık Karacaoğlan;

Harâmî var diye korku verirler
Benim ipek yüklü kervanım mı var?
” 
O sevdiğinden korkmaz. Onu sever…

Sevgiyle kalınız.

KAYNAKLAR
1 - Gökbel Ahmet. "Karacaoğlan ve Varsak Türkmenleri". İçel Kültürü Dergisi, Sayı 46, Temmuz 1996.
2 – Bora Bülent – Karacoğlan Seçmeler, Morpa Kültür Yayınları, Ankara Cad. 46/1 Cağaloğlu-İst. İstanbul 1992,Sayfa: 36
3 – Cumbur Müjgan -  Karacoğlan, 14 Temmuz 1972 Başbakanlık Kültür Müşavirliği Kültür Yayınları Sayfa: 171-172
4 – Seçmen Hüseyin – Karacaoğlan, Yaşamı Sanatı Şiirleri, İstanbul 1983,  Deniz Kitap Yayın Dağıtım Cağaloğlu – İstanbul Sayfa: 216
5 –  Cumbur Müjgan -  Karacoğlan, 14 Temmuz 1972 Başbakanlık Kültür Müşavirliği Kültür Yayınları Sayfa: 97
6 –  Cumbur Müjgan -  Karacoğlan, 14 Temmuz 1972 Başbakanlık Kültür Müşavirliği Kültür Yayınları Sayfa: 319
7 – Seçmen Hüseyin – Karacaoğlan, Yaşamı Sanatı Şiirleri, İstanbul 1983,  Deniz Kitap Yayın Dağıtım Cağaloğlu – İstanbul, Sayfa: 84
8 - Karacoğlan, Birgün Gazetesi Kitap Eki Eylül 2004 Sayfa: 74
9 - Seçmen Hüseyin – Karacaoğlan, Yaşamı Sanatı Şiirleri, İstanbul 1983,  Deniz Kitap Yayın Dağıtım Cağaloğlu – İstanbul Sayfa: 197
10 – tr.wikipedia sayfası https://tr.wikipedia.org/wiki/Karacao%C4%9Flan

Önceki ve Sonraki Yazılar