Ali Rıza Özkan

Ali Rıza Özkan

ORDA Bİ'DUR, ACUN EFENDİ!

MasterChef bu yıl, öncekilerden çok üstün bir performans gösterdi. Türkiye'de iki kez denenmiş ve havlu atmış bir programın resmen yeniden doğuşunu izledik.

‘Yemekteyiz’ tarzı programlardan sonra televizyon izleyicisini Kovid-19 salgını döneminde ekrana bağlayan, neredeyse tek program oldu, ‘MasterChef’. 2011’de Show TV’de yayına giren, ama izleyicinin ilgi göstermediği program, 2018’de TV8’de yeniden denendi. Aslında, doğrusunu söylemek gerekirse, Kovid-19 salgını öncesinde yayınlanan iki yarışma da bugünkü seviyenin çok altındaydı. Ancak, ‘MasterChef’ salgın döneminde büyük bir patlama yaptı. Yayınlandığı günlerde rayting rekorları kırdı. Halen de, başarısını sürdürüyor.

Aylarca Türkiye'nin en çok izlenen programı olarak reyting zirvesini işgal eden MasterChef'in en büyük yardımcısı, elbette Kovid-19 virüsü oldu. Çünkü, Kovid-19 virüsü yüzünden, televizyon kanalları program üretemez oldular. Ellerindeki stokları da çok çabucak tükettiler. Ama, MasterChef kadrosu sınırlı ve korunaklı ekibiyle her hafta programlarını düzenli olarak çekebilme imkanına sahipti.

İzleyici doğal olarak, yeni programı eskinin tekrarlarına tercih edecekti. Nitekim de, öyle oldu!

EKİBİN DE HAKKINI YEMEYELİM

Allah var, sanıyorum ki, MasterChef ekibi bugüne kadar Türkiye'de biraraya gelmiş en iyi ekip. Bunu hem şefler ve hem de yarışmacılar için söylemek mümkün. Elbette, kamera arkasındaki ekibin de profesyonelliğini göz ardı etmiyorum.

Ama, şu anki MasterChef ekibinin tüm televizyon yapımcılarına verdiği dersi, alan var mıdır, bilemem ama, söylemeden geçemeyeceğim: kurgulanmış skandal, gerilim, çatışma vs ile reyting yakalama "ilkesi"nin saçmalığını, televizyon seyircisinin iyi yapılan işlere olumlu tepki verdiğini de MasterChef ile gördük.

MİLLİ YAPIMLAR HER ZAMAN BİR ADIM ÖNDE

MasterChef'in başarısının ardındaki asıl sır, hem şeflerin ve hem de yarışmacı ekibin milli lezzetlere yönelmesidir. Tabii ki, yapımcılar bunun farkına çok erken vardılar. Ve, derhal rotayı milli lezzetlere çevirdiler. Dikkat ederseniz, yarışmacılara sunulan yabancı lezzetlerin oranı yarışmanın ilk günlerine oranla oldukça aza indirildi. Çünkü, seyirci bildiği, tanıdığı, tadı hakkında bir fikri olduğu lezzetleri yarışma alanında gördüğünde pozitif tepki veriyor!

Yeri gelmişken, Mehmet Şef'in defalarca, ülkemizde aşçılığı Fransız yemekleri sanıyorlar, aşçılarımız kendi lezzetlerimizi bilmiyor, tepkisinin altını çizmek; yine Somer Şef ile Danilo Şef'in de her fırsatta yerli ve milli lezzetlerimizi öne çıkarışlarını tebrik etmek isterim.

Bu arada, yine yeri geldiği için, yarışmacı Serhat Doğramacı'nın "siz nasıl pilav yapmasını bilmezsiniz!" şeklinde diğe yarışmacılara yönelttiği tepkisini de çok haklı bulduğumu ve alkışladığımı belirtmek istiyorum.

GELDİK MASTERCHEF'İN İNCE NOKTASINA!

TV8'in sahibi Acun Ilıcalı, sosyal medya hesabından bir mesaj paylaşarak, gelmiş geçmiş en başarılı MasterChef ekibinde yer alan Uğur Yılmaz Deniz'i yarışmadan çıkardığını ilan etti!

Acun Ilıcalı, en başarılı 9 yarışmacı içerisinde olan Uğur'un yarışmadan atılma sebebini ise, geçmişte, genç yarışmacının farklı tarihlerde, farklı kişilere yönelik tepkili mesajları olarak gösterdi.

Acun'un kendisi de dahil olmak üzere, Uğur kimseyi boş geçmemiş!

Anlaşılan Uğur, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan, Ali Koç'a kadar güncel durumda tepki duyduğu kim varsa, aklına ne gelirse derhal paylaşmış!

Acun Ilıcalı'nın bu mesajları gerekçe göstererek Uğur Yılmaz Deniz'i yarışmadan çıkarması çok yönlü bir haksızlığı da beraberinde getirdi.

BİRİLERİ ACUN'U OYUNA MI GETİRDİ?

Birincisi, Acun Ilıcalı'nın bu kararı düşünmeden, tepkiyle aldığı belli oluyor. Yani, Acun da tepkiye tepkiyle karşılık vermiş oldu. En azında, aylardır süren bir yarışmada, neden bu aşamada kendisine bu mesajların iletildiğini düşünse idi, ortada aslında yarışmaya bir şekilde müdahale söz konusu olduğunu anlardı ve belki de bu öfkeyle verdiği kararı vermezdi.

Ama, daha önemli bir konu var: Kimse, kimsenin düşüncelerini veya tepkilerini yargılama hakkına sahip değildir. En basit bir insani haktır bu.

Siz, yarışma içerisinde meydana gelmiş bir durumu, olayı veya tartışmayı dayanak alarak, yarışmacıyı çıkarırsanız, buna kimsenin itirazı olamaz. Ama, kimisi yıllar önce paylaşılmış mesajları delil göstererek bir insanın bugün kaderini belirleyemezsiniz! Buna hakkınız yoktur!

Kaldı ki, yıllar önce paylaşılmış mesajların yargılanma yeri mahkemelerdir. Evet, mesajların savunulacak bir tarafı yoktur. Ama, yargı makamı mahkemelerdir. Ve, bunu da hakaret edildiğini düşünen kimsenin şikayeti ile gerçekleştirmek mümkündür. Ama, aradan yıllar geçtiği halde, mesajlarda hakaret edilenler adına toplu yargılama yapmak Acun Ilıcalı'nın görev alanına girmez!

ACUN HİÇ KÜFÜR ETMEDİ Mİ?

Günlük hayatta Acun ne kadar küfürbazdır, bilemem. Ama, Acun'un hem de televizyon programlarında küfür ettiğine tanık olduk mu? Olduk!

Peki, hem de yayında küfür ettiği halde, Acun'a kimse bir yaptırım uyguladı mı? Uygulamadı!

Daha ileri bir örnek daha vereyim: Acun'un kendi programında başka yarışmacılar küfür etti mi? Etti!

Peki, Acun Ilıcalı o yarışmacıyı yarışmadan çıkardı mı? Çıkarmadı!

Yani, Acun Ilıcalı Uğur Yılmaz Deniz'e davranışını genel bir ilke ile da açıklayacak durumda değildir.

Acun'a sormazlar mı, Survivor'da başka yarışmacıya, hem de program içinde küfür eden yarışmacıya gösterdiğin "hoşgörü"yü neden Uğur'a, hem de yıllar önce paylaştığı mesajlar için, niçin göstermiyorsun?

Google Amca'ya "Acun küfür etti" diye sorunca, tam 924.000 (yazıyla: dokuzyüzyirmidörtbin!) sonuç buluyor!

Acun işini yapmaya devam ediyor. Hiçbir yerden kendisine bir yaptırım uygulanmıyor, uygulanamıyor!

Niye? Çünkü, para da onda, yetki de! Bu mudur? Budur!

Ama, Uğur Yılmaz Deniz adında, iyi bir aşçı olmak için her türlü fedakarlığa hazır birisi, yıllar önceki paylaşımları için yargılanıyor ve cezalandırılıyor!

İnsanların hayatıyla oynanmasına izin vermek, insanların kaderine müdahale etmek vicdanınızı sızlatmaz mı, Acun bey?

Orda bi'dur, Acun Efendi! Orda bi'dur!

Önceki ve Sonraki Yazılar