Ali Rıza Özkan

Ali Rıza Özkan

YIKARSA, İKTİDARI KÜSKÜNLER YIKAR!

 AK Parti içerisinde tartışmaların ardı arkası kesilmiyor. Parti, dışarıdan bakınca, sürekli homurdanan, hantal ve çok yağlı yaşlı bir dev görünümünde. 

 Anlaşılan, bir tek Recep Tayyip Erdoğan bu durumun farkında değil!

Nasıl farkında olmaz, Türkiye’nin 81 ilinden her gün şikayet mektupları geliyor genel merkeze, CİMER’in posta kutusu şikayetlerle dolu, eskiden imar/ihale işini halletmek veya makam kapmak için Ankara’nın yolunu tutanlar, bugün “nereye gidiyoruz”, diye feryat etmek için Ankara’ya koşanlarla yer değiştirmiş, bunların hangisini görmüyor olabilir, diye sorabilirsiniz.

Elbette, hepsinin farkındadır. Ama, çaresizlik suskunluk getirir. Suskunluk ise, enerjiyi felç eder. Enerjinizin bittiği noktada çöküşü, kimse durduramaz!

MUHALEFET AK PARTİ’Yİ ZAYIFLATTI MI?

Elbette, şimdiden kesin olarak söyleyeceğimiz nokta, AK Parti’nin çöküşünden herkesin kendine pay çıkaracağıdır.

Sedat Peker örneğin, yarın diyecek ki, benim sayemde yıkıldı!

Servetini AK Parti’ye borçlu olduğunu gizleyerek.

CHP ise en önde sıra kapacak, biz yıktık, demek için.

Anayasa’nın delinerek, Erdoğan’ın milletvekili yapılmasından tutun, cumhurbaşkanlığı pazarlıklarından, Cumhuriyet mitinglerinin iktidarı sarsması üzerine derhal sonlandırılmasından ve defalarca, karşısına koydukları “hödük” adaylarla Erdoğan’ın yeniden ve yeniden zafer ilan etmesini sağlamalarına kadar, AK Parti iktidarında CHP “deneyimini” bize unutturabileceklerini sanarak!

Karamollaoğlu sevincini ifade etmek için davul zurna çaldırır mı, genel merkezin önünde, bilemem.

Ama, Saadet Partisi’nin yerel iktidarlarda pazarlıklarını AK Parti ile yaptığına, kendi ilçem Eyüpsultan ve Esenyurt’ta bizzat şahidim!

Ya, Ali Babacan?

Yüksek faiz, düşük kur ile ülke boğazına kadar borçlandırılarak getirilen sıcak parayı millete “kalkınma” diye yutturduğu politikaların mimarı olarak, hangi zaferin paydaşı olabilir?

Ya, Davutoğlu, bize ne anlatacak?

HDP’den dağa götürülen çocuklarını isteyen ailelere çemkirirken mi kazandı Erdoğan’a karşı zaferi? Yoksa, ABD’nin yanaşması olarak “Suriye nasıl işgal edilir”in asimetrik planlarını yaparken mi?

PEKİ, KİM GERİLETİYOR AK PARTİ’Yİ?

Araştırma şirketleri ittifakla, AK Parti gerilerken muhalefetin kazanıyor olmadığı duruma dikkat çekiyorlar.

AK Parti’ye oy vereceğim, diyen kitle azalıyor, ama MHP, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi, Halkların Demokrasi Partisi, Yeniden Refah Partisi, Türkiye Değişim Partisi, Memleket Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Vatan Partisi ve daha Yargıtay’da kayıtlı 100 kadar parti büyümüyor!

Kimse de, sormuyor, merak etmiyor: Arkadaş, AK Parti’den kopan seçmen nereye gidiyor?

İşte, bu yazıyı bu yüzden yazmaya karar verdim.

Haber Koordinatörümüz Bora Özizmirli ile AK Parti seçmeninin depresyon halini konuşuyorduk. Hiçbir partiye gitmeyen, ama AK Parti’den de büyük oranda ümidini kesmiş, çok büyük bir kalabalığın farkına vardık.

Yaklaşık olarak tüm araştırma şirketlerinin verileri bu konuda birbiri ile tutarlı olduğu için, son yapılan araştırmalardan, MetroPOLL’ün Temmuz başında yayımladığı seçmen tavırlarını konu alan araştırmasının sonuçlarını referans alıyorum.

MetroPOLL’e göre, seçmenin yüzde 10.3’ü kararsızım, 5.3’ü protesto oy kullanacağım ve 3.9’u da cevap yok, şıkkını işaretlemiş.

Toplamda 19.5’lik seçmen kitlesine denk gelen bu grup, aslında en büyük muhalefet grubu!

Bugünkü koşullarda “kararsız, protesto oyu veya cevapsız seçeneği” muhalefetten kaynaklı olamaz. Bu grubun hepsi demesek de, kahir ekseriyeti aslında iktidar partisine oy vermiş, bugün ise “elim kırılsaydı” diyen kesim!

Ancak, AK Parti tarafından hayal kırıklığına uğratılsa da, muhalefet partilerinin HİÇBİRİSİNİ bir seçenek olarak düşünmeyen bir kitle bu.

Yani, kısaca küskünler grubu diyebiliriz. Ben onlara, Küskünler Partisi diyorum. Şu anda, ana muhalefet partisinin de Küskünler Partisi olduğunu iddia ediyorum!

İşte, AK Parti’yi asıl gerileten parti, bu Küskünler Partisi’dir.

AK Parti’nin tek rakibi de, Küskünler Partisi’dir!

Akıl vermek gibi olmasın ama, muhalefet de, Küskünler Partisi’nde toplaşan seçmeni ikna edebildiği ölçüde iktidara yakınlaşacaktır.

KİM BU, KÜSKÜNLER PARTİSİ?

Türk siyasi hayatında, resmi olarak kuruluşunu gerçekleştirmese de, aslında uzunca süredir, iktidarı ve muhalefeti şekillendiren ve kararlar almaya zorlayan Küskünler Partisi’nin AK Parti macerası önceki dönemlerden çok farklı oldu.

Çünkü, AK Parti 20 yıllık zaman diliminde, farklı dönemlerde farklı kesimleri küstürdü!

Üniversite öğrencileri, Emeklilikte Yaşa Takılanlar, 3600 ek gösterge mağdurları, SGK mağdurları, emekliler, işsizler, Z kuşağı çocuklarından söz etmiyorum!

AK Parti’ye gönül vermiş, ülkenin ilerlemesinde, refaha kavuşmasında ona tüm umutlarını bağlamış hakiki AK Parti seçmeninden söz ediyorum.

Bu seçmenler yıllar içerisinde gördüler ki, “din-iman” paraymış! İktidar oyunlarında kimi hainlerle yol arkadaşlığı yapılmış! Tek evlilik yüzüğü sahibi olarak parti yönetiminde yükselenler, akıl almaz zenginliklere ulaşmış! Ülke kalkınıyor diye insanlara yalanlar söylenirken, Batı’nın finans kurumlarından yüksek faizle alınan borçlar 5’li müteahhit grubu gibi, “oligarşik ittifaklar” arasında paylaşılmış. Vs. Vs.

AK Parti kodamanları kendi seçmenine kuru ekmekle yetinmeyi öğütlerken, kendilerine bal kaymak sofralar düzmüş.

AK Parti seçmeni küsmesin de, kim küssün?

Küskünler Partisi taraftarları kendi öz deneyimlerine dayanarak, AK Parti hakkında bir fikir sahibi oldular.

Gözlerinin önünde, tabanda hiç karşılığı olmayan birisi, sadece filancanın damadı diye milletvekili yapıldı. Hiç kimsenin tanımadığı insanlar paraşütle il başkanı yapıldı. İş kazasında kaybettikleri yakınları için açılan davalar, patronun AK Parti’nin üst kademelerinde tanıdıkları sayesinde reddedildi. Herkese kanaatkârlığı öğütleyen MKYK üyesinin metres sayısında bile aç gözlü olduğu, futbol takımı kuracak sayıda “imam nikahlı” metresi olduğu ortaya çıktı. Vs. vs.

En sahih, en güvenilir bilgi, insanın kendi deneyimi ile elde ettiği bilgidir. Dolayısıyla, eğer AK Parti dışında yüzde 19.5 oranında “küskün” var ise, eminim ki, en az o kadar da, AK Parti’yi halen terk etmemiş olsa da, gönlü kırık ama, “küstüm” demeye dili gitmeyen bir kesim var.

Onlara şimdilik Küskünler Partisi’nin sempatizanları diyebiliriz.

İşte, AK Parti’yi kim yıkacak sorusunun cevabını da onlar verecek.

Allah rahmet eylesin, yaşarken kadri pek bilinmeyen müzisyenlerimizden Ali Tekintüre’nin, dillere pelesenk olmuş ve herkesin Müslüm Gürses’e atfettiği, bestesi de Vedat Yıldırımbora’ya ait bir şarkı sözü vardı:

GARİPLER

Hor görülenlerin Tanrım isyanıdır bu

Sevip sevilmeyenlerin feryadıdır bu

Düzensiz dünyanın günahıdır bu

Yakarsa dünyayı garipler yakar

 

İsyan ede ede olduk günahkar

Mutluluk bizlere uzaktan bakar

Tanrım bu dünyayı başka kim yakar

Yakarsa dünyayı garipler yakar

 

Dertleri içine içine sığmayan onlar

Hayatta ümidi kalmayan onlar

Sürüne sürüne yaşayan onlar

Yakarsa dünyayı garipler yakar

 

Biz de, sözü şöyle bağlayalım: Yıkarsa, iktidarı küskünler yıkar!   

Önceki ve Sonraki Yazılar