Roma Dönemi'nde inşa edilen tarihi köprüye yazılanlar 'pes' dedirtti

2019 yılında "Dünya Mirası" olarak kabul edilen Aspendos'taki tarihi köprü, duvar yazıları ve yakılan ateşlerle tahrip edildi.

2019 yılında "Dünya Mirası" olarak kabul edilen Aspendos'taki tarihi köprü, duvar yazıları ve yakılan ateşlerle tahrip edildi.

 

Tarihi Aspendos Köprüsü ilk olarak Roma döneminde inşa edilen köprü, Antalya'nın Serik ilçesine bağlı Belkıs Mahallesi'nde bulunuyor. Roma Dönemi'ndeki depremler dolayısıyla yıpranmasının ardından 13. yüzyılda Selçuklular tarafından tekrar inşa edilen köprünün, bugünkü hali ise görenleri üzüyor. Araç trafiğine kapalı 225 metre uzunluğundaki köprünün her tarafına boyalarla yazılan yazılar ve yakılan ateşlerin bıraktığı siyah görüntü görsel kirliliğe neden olurken, ziyaretçilerin de tepkisini çekiyor.

“Tarihine sahip çıkmayan geleceğini göremez”

Tarihi eser restorasyonu işleriyle uğraşan Ali Elci, "Bu tür tarihi yerleri ziyaretlere geldiğimde maalesef acı manzaralarla karşılaşıyorum. Tarihi eserlerimizi restore ederken aslına uygun restore edemiyoruz ve koruyamıyoruz da. Bana göre aslına uygun, yamalık gibi olmaması daha iç açıcı olur. Günümüz teknolojisinde bunların hepsi mümkün, fakat 'Ben yaptım, oldu' felsefesiyle yapıyoruz. Bu da beni üzüyor. Artı millet olarak yıpratıyoruz. Görmüş olduğumuz yazılar, ateş yakmalar, taşların siyahlaşması gibi. Biraz duyarsız bir milletiz. Onun için tarihine sahip çıkmayan geleceğini göremez. O yüzden tarihi yerlerimizi korumaya gayretgösterelim" şeklinde konuştu.

"Yazıları görünce çok üzülüyoruz"

Ankara'dan tatil için gelen Alperen Tektemur da yazıları görünce üzüldüğünü belirterek, "Tarihimizin, kültürümüzün kıymetini bir şekilde bilmek istiyoruz. Burası da Selçuklu Köprüsü diye geldik. Selçuklular zamanında yapılmış bir köprü. Üzerinde bu şekilde yazılar gördüğümüzde gerçekten çok üzülüyoruz. Yazan insan kendisinin nasıl bir insan olduğunu belli etmiş. Gerçekten çok üzücü bir durum. Karadeniz bölgesine Doğu Anadolu bölgesine de gidiyoruz. Her yerde aynı manzara. Biz inatla bu işi öğrenemiyoruz. Eğer bu eserleri koruyamazsak, ülkemizi, tarihimiz, kültürümüzü kaybederiz. Geçen gün Nevruz bayramıydı. Nevruz, bizim Ergenekon'dan çıkışımızın yıldönümüdür, ama maalesef kutlayamıyoruz. Diğer devletler bunu daha iyi kutluyor, inşallah ileride daha iyi kutlarız" dedi.