Kurbanov: Azerbaycan ve Türkiye'nin tek kutupluluğa karşı ortak tavrı takdire şayandır
Azerbaycan Cumhuriyeti, 44 gün süren Özgürlük Savaşı'nın sonunda, Karabağ'da barışın sağlanması ve yeniden inşası çalışmalarına girişiyor. Ancak, Karabağ Türkiye'nin sol partilerinde hak ettiği ilgiyi görmüyor. Bu olguyu dikkate alarak, Azerbaycan Komünist Partisi lideri Rauf Kurbanov ile bir söyleşi yapmak istedik. Azerbaycan'ın tanınmış gazetecilerinden Nezaket Memmedova'nın aracılığı ile, Genel Yayın Yönetmenimiz Ali Rıza Özkan ve Haber Koordinatörümüz Bora Özizmirli'nin hazırladığı soruları Azerbaycan K
SORU: Sayın Kurbanov, Başkomutan Aliyev’in liderliğinde, Azerbaycan ordusunun Karabağ’ı özgürleştirmek amaçlı askeri hareketini koşulsuz desteklediniz. Türkiye’deki sosyalist ve komünistlerin bir kısmı sizin bu tutumunuzu anlamadı. Bize, bir kez daha neden Azerbaycan ordusunun askeri harekatını desteklediğinizi açıklar mısınız?
RAUF KURBANOV: Azerbaycan Komünist Partisi genel başkanı olarak Karabağ savaşı sırasında Azerbaycan Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı İlham Aliyev ile birlikte olduğumu Türkiye'deki ideolojik arkadaşlarım neden anlamadığını da ben anlamadım!
Anavatan topraklarının işgalden kurtarılmasında ideolojik görüşlerimiz ne olursa olsun hepimizin bir arada olması gerekmez mi? Bu durumda damarlarında Azerbaycan kanı olan herkes farklı bir pozisyon alamazdı.
Türkiye de benzer bir sorunla karşı karşıya kalsaydı, yoldaşlarımın da Azerbaycan KP gibi, aynı adımı atacağını düşünüyorum. Halka, devlete, devletçiliğe karşı çıkmak mümkün değil.
Vatan bölünmez, Vatan ezilmez, Vatan birdir!
Azerbaycan Komünist Partisi'nin siyasi mücadelesi bağımsız, egemen ve sosyalist Azerbaycan içindir.
SORU: Karabağ’da hayat yeniden kuruluyor. Ancak, halen çözülmemiş sorunlar da var. Ermenistan, ateşkes anlaşmasında yer verilmiş olmasına rağmen, Zengezur Koridoru konusunu tartışmaya açmak istiyor. Sizin barışın yaratılması dönemine dair değerlendirmenizi öğrenebilir miyiz? Karabağ’da barış mümkün müdür?
RAUF KURBANOV: Her savaş barışla biter. 30 yıllık çatışmanın ardından bu barışın temeli, 44 gün süren zafer savaşının sonunda 10 Kasım 2020'de Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya devlet başkanlarının ortaklaşa imzaladığı bildiri ile atıldı.
Geçtiğimiz dönemde sizin de belirttiğiniz gibi, işgalden kurtulan bölgelerde bir takım restorasyon ve inşaat çalışmaları yapılıyor. Hayat yavaş yavaş normal akışına dönüyor. Bu arada, Türk işadamları da gelecekteki gelişimi için Karabağ ekonomisine büyük yatırımlar yapıyorlar.
Zengezur koridoru ile ilgili sorunuza gelince, Azerbaycan Cumhurbaşkanı'nın inisiyatifiyle ortaya atılan ve bölge devletleri arasında yakın ilişkiler ve entegrasyon öngören "3+3" formatının kabul edilmesi Zangezur koridorunun işlek hale gelmesinden geçiyor, diyebilirim.
Güney Kafkasya'da 6 oyuncunun bir yanda Rusya, İran, Türkiye, diğer yanda Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan'ın katılımını içeren yeni bir işbirliği formülünden bahsediyoruz.
Azerbaycan'ın başlattığı bu format, Türkiye tarafından tam olarak destekleniyor.
Varsayımsal olarak, bu proje komşu Gürcistan ve Ermenistan'ın çok taraflı süreçlere katılması için fırsatlar yaratıyor.
Bu açıdan da, ekonomik durumu berbat vaziyette olan Ermenistan'ın Zengezur koridorunun açılması konusunda müzakere masasına oturmaktan başka çıkış yolu yok.
SORU: Azerbaycan Komünist Partisi Karabağ özgürlük savaşı öncesinde veya sonrasında Ermenistan komünistleri ile bir araya gelebildi mi? Barışın sağlanmasında her iki komünist partisinin birlikte çalışmasını mümkün mü?
RAUF KURBANOV: Azerbaycanlı komünistler Ermeni yoldaşları ile çeşitli platformlarda düzenli olarak buluşuyor ve Komünist Partiler Birliği - Sovyetler Birliği Komünist Partisi (CPI-Sov.IKP) platformunda verimli bir şekilde işbirliği yapıyor. Aynı ideolojiye sahip partilerin herhangi bir konuda bir araya gelmesinde ciddi bir sorun yok.
Bu iki komşu ülke arasındaki mevcut husumeti ve düşmanlığı ortadan kaldırarak dostane ve iyi komşuluk ilişkilerinin yeniden tesis edilmesinde ana siyasi gücün Azerbaycan ve Ermenistan komünistleri olduğunu düşünüyorum.
Tüm sorumlulukla söyleyebilirim ki, her iki Cumhuriyette de bu sorunun çözümünde ortak olabilecek ikinci bir siyasi örgüt yoktur.
SORU: Azerbaycan hem Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ve hem de Şanghay İşbirliği Örgütü’nde Türkiye ile birlikte “Diyalog Ortağı” ülkeler arasında. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ŞİÖ’ye tam üyelik için başvuru yapılacağını açıkladı. Azerbaycan’ın da ŞİÖ’ye tam üyeliği düşüncesi var mı? Böyle bir fikri siz de destekler misiniz?
RAUF KURBANOV: Azerbaycan'ın Şanghay İşbirliği Örgütü'ne katılma isteği sorununu iktidar partisinin yetkililerinden birine yöneltseniz daha iyi olur. Azerbaycan Komünist Partisi'nin bu konudaki tavrıyla ilgileniyorsanız, Azerbaycan Komünist Partisi'nin Azerbaycan Cumhuriyeti'nin siyasi ve ekonomik çıkarlarını karşılayan, Azerbaycan vatandaşlarının maddi refahını artırmaya hizmet eden her türlü dernek ve birliğe üye olmaktan yana olduğunu size bildirmek isterim.
SORU: Türkiye ve Azerbaycan ABD’nin dayattığı tek kutuplu dünya egemenliğine karşı birlik içerisinde bir fotoğraf veriyor. Sizin bu konuda yorumunuzu öğrenebilir miyiz?
RAUF KURBANOV: Tek kutuplu dünya hakimiyetine karşı aktif olarak mücadele eden devletlerden biri de Rusya'dır. Azerbaycan'ın ve Türkiye'nin bu noktada aynı tutumu alması son derece takdire şayandır.
Her yolu kullanarak dünya hakimiyeti için çabalayan Amerika Birleşik Devletleri, tek kutuplu bir dünya yaratarak BM ve diğer uluslararası kuruluşların faaliyetlerini kendisine bağımlı hale getirmeye çalışmaktadır.
Aynı şekilde, onun Ukrayna'da Rusya'ya karşı başlattığı savaş da bu amaçladır. Amerika Birleşik Devletleri bu savaştan galip çıkarsa, o zaman amacına ulaşmış olacak ve dünya devletlerini iradesine kayıtsız şartsız itaat etmeye zorlayacaktır. Böyle bir durumun olması kabul edilemez ve dünya düzeni için çok tehlikelidir.
SORU: Türk devletleri komünist partilerinin birlikte fikir alışverişi, ortak program oluşturma ve benzeri konuları görüşüp dayanışma sağlamak için bir organizasyon yaratılması mümkün müdür?
RAUF KURBANOV: Azerbaycan KP, Türkiye'nin komünist ve işçi partileri de dahil olmak üzere dünyanın 153 ülkesinde faaliyet gösteren komünist, işçi ve sol partilerle ikili işbirliği yapmaktadır. Bu partilerden düzenli olarak e-posta yoluyla mektuplar alıyorum ve bu tarafların faaliyetleri hakkında kısmen bilgi sahibi olduğum söylenebilir.
Azerbaycan komünistlerinin diğer Türk devletlerinden meslektaşları ile fikir alışverişinde bulunmaları ve benzer sorunları tartışarak çözmeleri mümkündür. Ermeni komünistleri ile ilgili sorunuza cevaben yukarıda aynı ideolojiye sahip partilerin herhangi bir konuda bir araya gelmelerinin oldukça kolay olduğunu söyledim.
Azerbaycan ve diğer Türk devletlerinin komünistlerinin ortak bir teşkilat oluşturmasına gelince, bence henüz buna gerek yok. Tüm dünya komünist hareketinin, sınıf mücadelesinde kapitalist yapıya alternatif olarak ortak bir programı vardır ve bu da Komünist Parti Manifestosu'dur.