Kanser hastalığını sessiz aşamada tespit etmenin yolu!

Kanser kendini her zaman bariz belirtilerle ve açık belirtilerle belli etmeyebilir. Aslında pek çok kişiye yalnızca rutin tıbbi muayeneler veya diğer sağlık sorunlarına yönelik araştırmalar sırasında tanı konulabilir.

Kanser hastalığını sessiz aşamada tespit etmenin yolu!

Bunun sebebi ise, hastalığın birçok formunun erken aşamalarda sessizce gizlenmesi olarak adlandırılır. Kanseri 'sessiz aşamada' tespit etmek iyileşme oranının da yükselmesini sağlamaktadır.

kanser-hastaligini-sessiz-asamada-tespit-etmenin-yolu.jpg
ERKEN BULMAK BİR NİMETTİR
Anglia Ruskin Üniversitesi'nden biyomedikal bilimler uzmanı Profesör Justin Stebbing, “sessiz aşamada” kanseri tespit etmenin hayatta kalma şansı sağlamada anahtar olabileceğini belirtti. Conversation'da, "Sessiz kanserler bile bazen agresif olabilir ve hızla ilerleyebilir, ancak aynı zamanda yıllarca hatta on yıllar boyunca hareketsiz kalabilirler. Örneğin bazı prostat, meme ve tiroid kanserleri genellikle belirgin semptomlar olmadan veya orijinal alanın dışına yayılmadan yavaş yavaş gelişir. Neyse ki, pek çok ülkede, erken tanıyı artırmak için meme veya kolon kanseri gibi hastalıklara yönelik tarama testleri var." şeklinde ifadeler kullandı. “Tarama araçları, belirtileri beklemektense kanseri daha erken bulmak için bir nimettir.” The Sun'da yer alan bir habere göre, Prof Stebbing, “Kanseri erken bir aşamada tanımlamak, hastalığın menşe bölgesiyle sınırlı olması, daha küçük ve potansiyel olarak tedavisinin daha kolay olması anlamına gelir. Daha küçük bir kanseri teşhis etmek, genellikle bir ameliyat gerekiyorsa bunun daha az invaziv bir ameliyat olabileceği anlamına gelir. Ayrıca, kalan hücreleri temizlemek için ameliyat sonrası koruyucu kemoterapiye ihtiyaç duyma şansı da daha düşük olabilir." Şeklinde konuştu.

kanser-hastaligini-sessiz-asamada-tespit-etmenin-yolu-001.jpg

Sözlerine söyle devam etti: “Belirli hastalık türlerinin daha erken yakalanmasına yardımcı olabilecek üç ücretsiz kanser tarama testleri bulunmaktadır. Bağırsak kanseri, her yıl 16.500 kişinin ölümüne neden olan Birleşik Krallık'ın en ölümcül ikinci kanseridir. Türkiye Birleşik Veri Tabanı'na göre, kalın bağırsak kansere görülme sıklığı Türkiye'de hem erkeklerde hem kadınlarda üçüncü sırada bulunuyor. Cancer Research UK'e göre, erken teşhis edilirse bağırsak kanseri vakalarının yüzde 90'ından fazlası başarıyla tedavi edilebilir. Önemli belirtiler; Dışkıda kan, Bağırsak alışkanlıklarında kalıcı değişiklik, Açıklanamayan, kilo kaybı, Yorgunluk, Midenizde ağrı veya şişlik, Diğer testler. İlk Pap smear testi 21 yaşında yapılmaya başlanmalıdır ve 30 yaşına kadar 3 yılda bir tekrarlanmalıdır. 30-65 yaşta ise 3 yılda bir Pap smear veya 5 yılda bir HPV/Pap smear ko-test veya 5 yılda bir HPV testi önerilmektedir. Fakat HIV pozitif kişilerde, bağışıklık sistemi yetersiz olanlarda, anormal Pap smear test sonucuna sahip kişilerde tarama sıklığı artırılır. Adet dönemleri arasında, seks sonrasında veya menopoz sonrasında kanama, Seks sırasında veya pelvik bölgenizde ağrı. Meme kanseri erken tespit edilirse tedavi daha başarılı olunur ve iyileşme şansı yüksektir. Meme taramasında, görülemeyecek veya hissedilemeyecek kadar küçük olan kanserleri tespit edebilen, mamografi adı verilen özel bir cihaz kullanılır. Her kadın; 35-40 yaşlarında ilk mamografisini çektirmelidir. 40-50 yaşları arasında her iki yılda bir kez çekilmelidir. 50 yaş ve üzerinde her yıl bir kez çekilmelidir. Eğer ailede meme kanseri hikayesi varsa; ilk kontrol mamografisi yaşı 30, sıklığı her yıl bir kez olmalıdır. Önemli belirtiler; Bir yumru (meme kitlelerinin yüzde 90'ı kanser olmasa da), Meme dokusunda kalınlaşma, Meme boyutunda veya şeklinde değişiklik, Meme ucundan kanlı akıntı, Büzülme, Çukurlaşma, Meme çevresindeki deride döküntü, Meme ucu değişiklikleri, Koltuk altınızda bir yumru veya şişlik.” İfadelerini kullandı.