Haydar Yalçınoğlu

Haydar Yalçınoğlu

PUTİNE AÇIK MEKTUP -2

WİLLAM JAMES SİDİS

William James Sidis 1898 yılında doğmuş ve dünyanın gelmiş geçmiş IQ'si en yüksek kişisi olarak bilinir. 8 yaşında iken İngilizce dışında İbranice, Almanca, Fransızca, Latince ve Rusça biliyor idi. 8 Yaşında Harvard'a girmeye hak kazandı. yaşı küçük olduğu için alınmadı. 11 yaşında Harvard'da ders vermeye başladı.

1920 yılında daha 22 yaşında iken Karanlık Madde, Entropi ve Yaşamın Kökeni Temodinamik konularında yazılar yazdı.

Bir süre Hukuk fakültesine devam etti. 1919 yılında katıldığı 1 Mayıs gösterisi nedeni ile tutuklandı. Babasının araya girmesi ve yüksek şöhreti nedeni ile 18 aylık cezasını evde çekmesi için yargıç Albert F Hayden ikna edildi.

Bu travma sonucu Sidis hayata küstü ve bir daha bilimsel çalışma yapmadı. Sürekli yeniden tutuklanma korkusu ile yaşadı. Bu aslında "özgür düşünmeye" vurulmuş bir pranga demenktir. Zira, bundan sonra karakol insan beynine kurulmuş demektir. Korku Sidis'in tün analitik düşünme yetisini yok etmişti. Zira şiddet , korku ve baskı insan beyninin kimyasını bozarak ambilevensi yaratmakta ve beynin tüm determinatlarını paramparça etmektedir.

Oysa onun teorileri Einstein ve s. Hawking'in öncülü sayılabilirdi. ABD ve dünya bugünkü gelişmişlik düzeyine çoktan erişebilirdi. Bu tutuklama ABD tarihinin en büyük kayıplarından biridir.

Yaratım ile özgür düşünce arasındaki bağıntı açıktır. Zira ancak ve ancak sınırsız bir özgürlük şartları altında bilimsel , teknolojik, felsefi, siyasi, dini, sosyolojik gelişme kaydedilebilir.

Çünkü zeki ansan aslında soyutlama yapabilen ve kavramsal düşünebilen insandır. Ve ancak analitik yolla ilerleyen soyut ve kavramsal düşüncenin yolu teorik bir sürece tekabül eder.

Bu yaratımda bulunacak kimseler ise zaten bir veya bir- kaç kişidir.

Bay Putin büyük yazarınız Zamyatin'in " Biz" isimli muhteşem romanı aslında bu süreci anlatır. İnsan düşüncesi üzerinde kurulan ve sınırsız özgürlüğü tehdit eden her türlü otoritenin ülkelerin geleceğini nasıl tehlikeye atıp tehdit ettiği açıktır.

İşte bu nedenledir ki, Aydınlanma sürecinden itibaren Descartes, Kant, Hegel, Spinoza, Leibniz, Fuerbach kıta Avrupasının özgürlük ortamında yeşerdiler. Descartes, sizin Çar'ın yüklü para ve servet karşılığı davetini, sizde özgürlük yok diye reddetmiş idi.

İşte bu özgürlüktür ki, Pastör, Lavosier, Maxvell, Watson, Fraday, Edison aynı coğrafyadan çıktı.

Yine aynı nedenle K. Marx, Engels, Bakunin, Proudon, Bruno Bruer, Dühring bu coğrafyadan çıktı.

Geri beslemeli ilk motordan, ilk telgrafa, ilk elektriğe, ilk radyoya, ilk trene, ilk otomobile, ilk uçağa, ilk televizyondan ilk internete kadar her şey bu coğrafyadan çıktı.

Bu bilimsel teknik gelişmeler sınırsız özgürlük ortamında, korku ve endişe taşımayan Bohr, Feynman, Dirac, Haisenberg, Einstein gibi bilim adamları tarafından geliştirildi.

Bütün bunlar neden aynı kıtada oldu bay Putin. Tek bir nedenle, Roma Kodifikasyonunun 2500 hukuk normlarını alıp, sağlam, sarsılmaz, güvenilir bir HUKUKİ ALT YAPI KURDUKALRI İÇİN.

1236 yılında Moğollar aslında Anadolu Selçuklu devleti'nin fiili varlığına son vermiş idi.

70 yıl bir otorite olmayan ve özgür düşünceyi katledecek bir yargı bulunmayan dönemde Anadolu'da Mevlana, Hacı Bektaşi Veli, Yunus Emre, Ahi Evren, İbn Arabi, Sadettin Konevi gibi, düşünceleri bugün halen aşılamayan insanlar yetişti.

Bugün halen bu coğrafyanın 1000 yıldır birliğini sağlayan ve birleştirici hamuru sağlayan tek kaynak bu insanlardır.

İşte özgürlüğün ne kadar önemli olduğunu görebiliriz.

Bay Putin bir kez daha belirtirim ki, gösterileri şiddet ve yargı ile bastırırsanız, belki de ulusun tüm geleceğini kurtaracak olan bir WİLLAM JAMES SİDİS'i veya bir Mevlana'yı kaybetmiş olabilirsiniz. Bu vahim bir hatadır.

ÖZGÜR OLABİLMEK İÇİN ÖZGÜR RUHLU OLMAK

BUNUN İÇİN DE ÖNCE RUHLARIN ÖZGÜR OLAMSI GEREKİR.

Bu ruhları baskı altına almayın sayın bayım.

Size ünlü şairiniz Lermontov'un dizelerini hatırlatırım.

"Ve sizler, kibirli çocukları

bilinen alçaklıkla ün salmış ataların!

Köle topuklarıyla çiğneyen yıkıntılarını

bahtın oyunuyla incinmiş soyların!

Özgürlük,defa ve şan cellatları!

Tahtın yanındaki açgözü yığın!

Susturun gerçeği ve yargıyı

gizlenin örtüsü altına yasanın!

Fakat ey ahlaksızlar, tanrısal bir yargı

ve müthiş bir yargıç bekliyor sizleri!"

Zaman.

Bir sonra Sidis'in Hukuk tarihine katkısını yazacağım.

Önceki ve Sonraki Yazılar