26. Dönem AK Parti Milletvekili, DEMBİR-DER Kurucu Genel Başkanı Mehmet Metiner, "Kim Dehak,kim Kawa/Newroz/Nevruz ne demek? Yeni bir okuma denemesi..." başlıklı yazı kaleme aldı.

DEMBİR-DER Genel Başkanı Mehmet Metiner Yeni Şafak'takı işte o yazısı:

 

Dün Newroz/Nevruz kutlandı.

Newroz/Nevruz sadece Kürtlerin bayramı değil Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkaslar’da yaşayan halkların kutladıkları bir bayramdır.

Bu yazıda diğer halklar için ifade ettiği anlama değil, Kürtler için ifade ettiği anlama değinerek gözden kaçan bazı gerçeklere değineceğim.

KÜRTLER İÇİN ANLAMI NEDİR?

Kürtler için Newroz/Nevruz, zalim hükümdar olan Dehak’a karşı sıradan bir demirci ustası olan Kawa’nın başlattığı haklı bir isyanın sembolüdür.

Newroz/Nevruz zulme karşı zaferin simgesidir.

Dağlarda ve meydanlarda yakılan ateş, özgürlüğü ve bir arada barış içerisinde korkusuzca yaşamayı simgeler. Zulmün artık hükümferma olmadığı, kula kulluğun sona erdiği bir yeni dönemi muştular.

Dehak’ın şahsında yenilen zulümdür. Kawa’nın şahsında kazanan özgürlüktür.

Kürtlerin bilincinde Newroz/Nevruz, Dehak’ı devirerek yeni bir Dehak olmayı değil Kawa’nın şahsında herkesin kendisi gibi kalarak özgürce ve korkusuzca yaşayabileceği adalete dayalı yeni bir düzene duyulan özlemin ifadesidir.

DEHAK, KAWA POSTUNA BÜRÜNMÜŞ

Sözüm ona Kürtler adına özgürlük mücadelesi verdiğini iddia eden bir örgüt (PKK) bugün en başta Kürtler olmak üzere sair halklara silahlarıyla kan kusturuyor.

Yüzyılımızın en azılı Dehak’ı olan ABD’nin yanında saf tutan o örgüt mensuplarının ellerindeki silah gücüne dayanarak Kürt halkı üzerinde oluşturdukları zulüm rejimiyle nasıl Dehak’laştığını görmeden kendilerini Kawa’nın misyonunun sürdürücüleri olarak takdim etmeleri üzerinde durulması gereken bir konudur.

İşte burada bir Kürt olarak açıkça söylüyorum: Kürt insanını çağdaş Dehak olan bir örgütün kulu haline dönüştüren bir partinin, hadi adını da açıkça diyeyim HDP’nin Newroz’da Kawa adını kullanıp özgürlük isteminde bulunması utanç verici bir ilkesizlik örneği değil de nedir?

Dehak’a dönüşenlerin Kawa adını kullanarak Newroz’u kutlamaya hakları yoktur. Bu istismar artık son bulmalıdır.

Newroz’u/Nevruz’u hiç kimsenin hiç kimse üzerinde silah gücüne dayanarak zulüm kurmaya yeltenmediği, herkesin kendisi gibi kalarak kendini özgürce geliştirebildiği bir toplumsal düzeni savunanların ancak kutlamaya hakları vardır.

Başkalarının yüreklerine korku salarak ve başkalarının bedenleri üzerinde kıyıma dayalı zulüm rejimleri oluşturarak varlıklarını sürdürmek isteyenlerin bugün Newroz’u/Nevruz’u kutlamaya kalkışmalarına artık bu ülkenin Kürtleri dur demelidirler.

KÜRT GENÇLERİNİ YÜZYILIMIZIN DEHAK’I ABD’YE KURBAN EDENLER

Kürt halkının gencecik evlatlarını mitolojideki Dehak’tan bin beter günümüzdeki Dehak’ı olan ABD’nin iktidar çıkarları için dağa kaçırıp kurbanlık koyun gibi ölüm tarlalarına sürenler nedense Kawa’nın ardına sığınıyorlar.

Kendisi gibi düşünmeyen her Kürt’ü imha edilmesi gereken düşman olarak gören ve kendi ideolojik iktidarları adına mazlum Kürt halkını korkunç bir baskı altında tutanların demokrasi, barış ve özgürlük söylemleri çelişkinin dik âlâsıdır elbette.

PKK’NIN YENİ MİTOLOJİSİ

Dün meydanlara dökülüp Kawa adına ateş yakan o gürûhu gördüğümde tarihin ironisi ne yamanmış dedim.

Dehak’ların Kawa rolüne bürünmeleri giderek çağdaş bir mitolojiyle, ideolojiyle çerçevelenmiş ve ters yüz edilmiş yeni bir mitolojiyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.

Artık karşımızda Firdevsî’nin Şehnamesi’ndeki Dehak ile Kawa yok. Dehak’ın Kawa postuna büründüğü bir yeni mitoloji var. İdeolojiyle iğfal edilmiş kitlelerin farkına dahi varmadan Dehak’lara Kawa diye taptıkları bir yeni mitoloji… Sadece taptıkları değil bir o kadar da korktukları o örgüt adına hâlâ Şehname’deki Kawa edebiyatı yapan o kitleyi gördüğümde ideolojinin her şeyi nasıl tersyüz etmeye muktedir olduğunu görerek üzüldüm.

O zalim örgüte karşı tek laf edemeyenlerin özgürlük adına mücadele ettiklerini söylüyor olmaları ne yaman bir çelişkidir. O örgüt adına Dehak rejimi oluşturanların Kawa edebiyatı yapmaları çelişkinin ötesinde bir istismarın ifadesidir.

KAWA’NIN ÇOCUKLARININ ELİNDE DEHAK’IN SİLAHLARI VAR

Kendilerine “Kawa’nın çocukları” diyenler Dehak’ın silahlarıyla ölüm kusuyorlar. En başta da kendi halkını, yani Kürt halkını acımasız bir zulme tabi tutuyorlar. Sonra da kalkıp Kürtler adına özgürlük talep ediyorlar.

O vakit sormazlar mı: Kürtler için talep ettiğiniz o özgürlüğü evvela siz hâkim olduğunuz yerlerde niçin vermezsiniz? Size yönelik en ufak bir itirazı ve başkaldırıyı kanla susturan sizler mi Kürtleri özgür kılacaksınız? Kendiniz için istediğiniz sınırsız baskı kurma ve öldürme özgürlüğü Kürtler için nasıl bir hak ve özgürlük içeriyor?

O Kawa adına özgürlük ateşi yaktığını zannedip zafer işareti yapanlar! Ben de buradan size sesleniyorum: Yüreğiniz yetiyorsa, o, uğruna özgürlük diyerek kan döktüğünüz örgütü eleştirin de göreyim sizi. Bakalım o örgüt kendisini eleştirmenize ne kadar izin veriyor? Dahası bunu yapmanız halinde yaşamanıza izin veriyor mu vermiyor mu?

Paradoksa bakınız: O meydanlarda ateşin üstünden atlayarak devletten özgürlük talep edenler, nedense devletin verdiği özgürlüğün binde birini kendilerinden farklı düşünen Kürtlere tanımıyorlar.

Devletten özgürlük isteyenlerin devlet oldukları yerlerde kölelik ve baskı rejimi kurmaları ne yaman çelişkidir! Bunun farkında olmadan kendini köleleştirecek çağdaş Dehak’ların ardına takılanların Kawa adına Newroz’u/Nevruz’u kutlamaları çelişkilerin en yamanı değildir de nedir?

İnsan nasıl bu kadar kör ve sağır olabiliyor! Demek ki ideolojiler çağı, bir tür morfinleşmiş beyinler çağından ibaretmiş…

Kendini Dehak gibi köleleştireceğini gördüğü bir örgütün ardına bir de Kawa söylemiyle gidiyor olmak başka neyle izah edilebilir ki?

DEHAK’IN İDEOLOJİK ZAFERİ

Gördüğüm o ki Dehak, Kawa suretine bürünerek onu alt etmeyi başarmış. Baksanıza “Kawa’nın çocuklarıyız!” diye zafer işareti yapanlar Dehak’ın zulüm düzeninin taşıyıcı kolonlarına dönüşmüşler. Bu, ideolojinin zaferidir. Dehak ideolojisinin…

Bir de kalkıp Newroz’u kutluyorlar özgürlük nidalarıyla!

Biz de kutluyoruz elbet. Kutlayacağız da her yıl. Ama dediğim o bilinç çerçevesinde.

Adalet, barış, kardeşlik ve özgürlük için koşulsuz mücadele eden tüm kardeş halkların Newroz’unu/Nevruz’unu kutluyorum.

Newroz piroz be!

Nevruz kutlu olsun!