Dünya görmüş elinde toprak kokusu

Emperyalizme direniş yüreği 

Nedensiz değil!

İnsanlığın ana yurdunda büyüyen  ışığın canı

Zaman kaybetmeyen direniş bayrağını doğurur!

 

Günler çocukluk masumiyetine yaslanır gibi

Eskimeyen yeryüzü haritasına tarih yazar

Zarfı açılan mazlumlar davasına nota çalar!

Mutluluğun gençlik ateşi sayfasını açmaz mı?

İnandığı aşk davasının okuluna yazılması boşuna değil ki

Şahitlik etmez sadece yaşadığı yüzyılın aynası olur!

 

Yollarını seçen kahramanların 

Umutlar atlasına varan gemileri 

Söz verin yurdun çocuklarına 

Uyanan yeryüzü masalına 

Fi tarihinden beri gerçekler yazılsın diye 

 

Alnında durmayan devrimin sofrasına çağırır!

Sahipsiz kalmış halkın deryasına aşk davası kazır

Labirentleri çakallar,yılanlar pususunda aşmak için

Anadolu aslanı gibi kükremeye başlar!

Nadası ekilen bağımsızlık çocukluğu filiz verir!

 

Hangi zaman yıkılsa vatan omzunda 

Ümitlerin dağlarında kartal olan bozkırın tezenesi duyulur!

Savaşın haklı hürriyeti dünya kurmak için

Eler bütün onursuzlukları atar gövdesinden karanlıkları

Yangınlarda ilk kurtarılacak memleket feryadı çıkar meydanlarına

İnadına Namık Kemaller,Tevfik Fikretler,Mustafa Kemaller gibi

Narasın atar zalimlerin sokakları yıkılsın diye 

 

İnsanlık rotasında susmayan vatan neferleri olanlar vardır 

Ne zaman yeryüzü kalbi çaresiz kalsa ne zaman yurdun canı yansa

Anadolu'dan Dünyaya bayrak olan tarihlerine sarılır yıldızlarımız 

Ne Castro,Ne Che,Ne Mahir Çayan,Ne İbrahim Kaypakkaya,Ne Erdal Eren