Pir Sultan Abdal’ın sevgisi ve onun deyişleri Anadolu köylerinde sevenleri tarafından dilden dile söylenerek yaşıyor, yaşatılıyor. Deyişlerini ezberleyerek belleklerinde tutan bu kişiler adeta yaşayan kültür hazinelerimizdir. Bu kişilerden biri de daha önce Sivas Hafik Tozanlı Vadisi Beykonağı Akı Sultan Asa Suyu’nda etkinlik sırasında kendisini tanıma onuruna eriştiğim Gülpınar’lı değerli Seyit Çakmakkaya büyüğümüzdür.

Onu sunuculuğunu yaptığım Ali Baba Zade Akı Sultan Anma’larından birinde, 26 Ağustos 2015 te tanıyıp, sahnede şiirlerini dinlemiştim.
Yıllar sonra bu şiirini 30.06.2012 günü Yahya Aslandaş dedenin canlı yayınında dinlediğimde de hemen kütüphanemde bulunan değişik yazarlara ait yedi adet Pir Sultan Abdal kitapları içinde bu şiiri aradım, bulamadım. Bu beni çok heyecanlandırdı.

Böylelikle edebiyat dünyamıza Pir Sultan Abdal’ın bir deyişini daha kaybolmadan kazanıp, kayıt etmiş olduk.
Alevi Bektaşi inancında ağaç kutsaldır. Bu deyişte de ağaca olan sevgi, yine ağacın dilinden, ne kadar güzel dile getirilmiş.

Arıyarak San dağında buldular
Kancayınan dallarımı kırdılar
Dört duvar üstüne büyna kurdular
Şükür olsun haktan buldum durağın

Ben bir çamıdım beni kestiler
Kabuğumu yonga yonga yastılar
Kapıyı şeriyi benden astılar
Hızar elinden bölünmüştür yüreğin
 

Ben bir çamıdım gayet çoğudum
Yolun kıyısında bittim büyüdüm
Dallarım çoğudu bende bayıdım
Fırınlarda ekmek pişirir küreğin
 

Ben bir çamıdım beni yaktılar
Nar ettiler arabaya çattılar
Dişlerimi kancayınan çaktılar
Ağır harmanlarda döner düvenin

Yüce dağ başına çıktı hattimiz
Engin ovalara döktü kattimiz
Sakızımı bal mumuna kattınız

Daha yaralara mehlem dediler
 

Pir Sultan Abdal’ım işin hakına

Elif Allah ismi çamda okuna
Güzeller başına civan sokuna

Güzeller kolunda gezdi küleğin

Kaynak Kişi: Cem aşığı, Zakir Seyit Çakmakkaya Sivas Hafik Gülpınar Köyü’nden Doğum Tarihi: 1930

Deyiş, 30.06.2021 Çarşamba günü Akı Suyu ziyaretinde Ali Baba Sultan ocağından Ozan Bermeki Yahya Aslandaş Dede’ye Akı Suyu Cem Evi mekânında mihman iken Seyit Çakmakaya ile yapılan canlı yayında derlenmiştir.

Şu an yaptığım telefon görüşmesinde Seyit Çakmakkaya büyüğümüzün sağlık sorunları yaşadığını öğrendim, kendisine şifalar diliyorum.

Emeklerinden dolayı Seyit Çakmakkaya büyüğümüz başta olmak üzere, Yahya Aslandaş dedeye, Zakir Elvan Koç dosta, Turan İncir Dede’ye ve Seyit Çakmakkaya’nın oğlu, Turan Çakmakkaya’ya teşekkür ederim.
 

Büyna: bina ev

Düven: ya da döven. Harmanda ekinlerin sapı ve tanelerini ayırmak için kullanılan, önüne koşulan hayvanlarla çekilen, alt yüzünde keskin çakmak taşları dikine çakılı bulunan, kızak ..
Külek: yağ, bal, pekmez gibi şeyler koymaya yarayan, genellikle kapaklı tahtadan yapılmış kova.
Şeriye: Kapı kenarlarındaki tahtalar

Derleme: Araştırmacı-yazar, İsmail Aydoğmuş