ARADA,  KOMÜNİSTLİĞİM TUTAR!

Eski Bursalılar sitesinde bir arkadaş...

Bursa'da telefriğin çok pahalı olduğunu iddia ederek, Uludağ'ın nimetlerinden faydalanamadığından şikayet etmiş.

Başlığı da güzel atmış: "Bursa'da Telefrik Kim İçin Var?"

Çocukluğumuzdan beri...

Her zengin fakir muhabbetinde "Ya, Bursa'lısın, hayatında kaç kere Uludağ'a çıktın, bir de konuşuyorsun!" şeklinde süregelen sohbetler hatırlanmış olmalı ki...  

AKP'den girilmiş, belediyeden çıkılmış... Yorum yağmış.

Şöyle yazdım:

Telefrik özelinden yürümüşsünüz. Tüm Bursalıların çocukluktan bu yana içine yara olan bir durumu dile getirmişsiniz. 

Gerçi araya, Rus ve Ukraynalı turistlere dokunmadan Suriyeliler de sokuşturulmuş...

Bursa'ya zengin Araplar haricinde yabancı turist gelmediğinden; gördüğü her Arabı Suriyeli sanıyor ya...

Neyse...

Fiyatlar şu anda Gidiş-Dönüş, tam 60 TL, Öğrenci 40 TL olduğundan...

Fiyatlar düşmeliymiş.

Düşürülsün, iyi güzel de...

Bu husus sizin ifade ettiğiniz şekilde düzelecek bir husus değildir. Böyle bir dünya nizamında, bu kast sisteminde ancak konuşur durursunuz.

Misal, Bodrum ve Marmarisliler kendi yöresinin nimetlerinden ne derece faydalanıyor; cevabı orada aramak gerekir. 

Bir günlüğüne çıkıp indiniz. 

Gezdiniz, kar topu oynadınız. Hatta buldunuz bir yer, yanınızda götürdüğünüz(!) mangalı da yaktınız, aşağıdan taşıdığınız sucuk ekmeği de pişirdiniz.

Kesecek mi bu sizi? 

İçinizde kaç kişi otellerin birinde üç gün geceledi? 

Sabah kalkıp, sıcacık salonda dışarısını seyrederek açık büfe yaptı?

Yapamazsınız. 

Yapamayacaksınız!

Sonuç?

"Ne ka ekmek o ka köfte..."

Deyip, bıraktım.

Buna teslim olmak mı dersiniz, şükretmek mi, artık bilemem.

Hayatın kalitesi ile standardını birbirine karıştıran huzur bulamaz. 

Ancak kendi kendini yer.

Önceki ve Sonraki Yazılar