Teröristle mücadele "Terörle Mücadele'nin" sadece bir parçası...
  
Terör yangına benzer.

Nasıl yangında "oksijen, yanan madde ve yakıcı maddeden" herhangi birini ortamdan çekince yangın anında sönüyorsa...

Terörün stratejik aklını ve idare merkezini...

Dış destek unsurlarını...

Finansmanı...

İnsan kaynakları gibi ... 

Unsurlarından herhangi birini kestiğiniz anda terör biter.

Mao ne diyordu: "Terörist balık ise, onun içinde yaşadığı göl, halktır"...

Bugün Türkiye'de terörün mayna etmesindeki etken; teröristle mücadele olduğu kadar, bölge halkının terörle arasına koyduğu mesafedir.

Bunda HDP Diyerbakır binası önünde PKK'ya "Evladımı ver!" diyerek beş yüz gündür nöbet tutan annelerin rolü büyüktür.

Emin olunuz ki, bu eylem Kandil'in tepesine atacağınız tonlarca bombadan daha etkilidir.

Bunun neticesinde örgüt, tadilat bahanesi ile HDP Genel Merkezi diyebileceğimiz Diyerbakır İl Binası'nı boşalttı. İşlerin Yenişehir'deki binada yürütüleceği açıklandı.

Bu toplumsal bilinç ve farkındalık oluşturmada açık bir zaferdir.

Aileler "nereye kaçarlarsa kaçsınlar, evlatlarımızı alana kadar peşlerini bırakmayacağız" diyorlar.

"Helal olsun!"

Lakin üzülerek ifade etmeliyim ki, farkındalık oluşturmada bile politize olduk.

Hâlâ oradaki anneleri Ak Partili olarak görenler var.

Yapmayın!

Yüreği evlat hasreti ile yanan ananın partisi purtisi olmaz!

Not: Bina boşaltılırken, binadan çıkan yüzlerce battaniye ve ranzalar ne için kullanılıyordu, merak ettim.