HAZIRLANIYORLAR

68 Olayları'ndan 80 Darbesi'ne kadar yaşanan olaylar ile şimdikiler arasında...

Algı ve fiiliyata dair çok fark var.

O günlerde üniversitelerin politize edilmesi "emperyalizm karşıtlığı veya milli hassasiyetler" üzerine şekillenmiş...

Devleti ele geçirme arzusu tabi ki sözkonusu... Lakin hiç bir şekilde devleti tarumar etmeye tevessül edilmemişti...

Şimdi ise tamamen Erdoğan nefreti üzerinden devlet otoritesi zafiyete uğratmaya çalışılıyor.

Canan Kaftancıoğlu vitrin süsü...

Cumhurbaşkanı, Pamukkale, Beykoz, Çağ ve Antalya Bilim Üniversitelerine de rektör atadı.

Niye Boğaziçi karıştı?

Bu işin arkasındaki stratejik akıl kim? Ne hedefleniyor?

Asıl bunların gereği yapılmalı.

HATAYA MAHAL YOK

Çünkü öyle bir geçiş dönemi yaşıyoruz ki, sırat köprüsünden geçiyoruz.

Salgın öyle bir hal aldı ki...

1929 Buhranı'ndan daha şedit bir kriz tüm dünyayı kasıp kavurmaya başladı. 

Batı'da yeni nesil, devletin kıymetini daha anlamış değil.

Bu yüzden protesto eylemleri çok çabuk anarşist eylemlere evrilebiliyor.

Bizde... Eskiden bu tür ekonomik buhranlarda önce esnaf kaşınır; işçiler sokağa dökülür...

Barolar, hakimler ve savcılar hareketlendirilir...

Üniversiteler karıştırılır.

İş adamları gazete ilanları ile istifa çağrıları yapar...

En sonunda da muhtıralar verilip, son darbe vurulurdu.

Şu anda bunların içinde kullanılmaya elverişli bir tek üniversiteler kaldığı için...

Taarruz oradan başlatıldı.

"Öğrenciler ne istiyor; soralım" diyorlar.

Her üniversitenin bir öğrenci temsilcisi var. Toplasınlar bakalım, "ne istiyorlarmış?". 

"Rektör ataması" bir öğrencinin hayatına nasıl etki ediyormuş;  biz de öğrenmiş olalım.

HIRSIZI EVİNE KADAR KOVALIYORLAR

Amerika'daki 6 Ocak Olayları'nın ilk görüntüleri geldiği anda...

Face'deki sayfamda "imitasyon demokrasinin 11 Eylül'ü" tanımlaması yaptım.

Vay anasını... Yetmişbeş milyon oy al ve çöpe git. 

Tüm dünyayı işte buna entegre etmeye çalışıyorlar.

Bütün dünyada milli refleksleri yok ederek hegemonize etmeye yelteniyorlar.

Gözleri kan bürümüş.

Düşünün, şu anda hâlâ başkan olduğu halde, dünyanın en güçlü adamı olan Trump'ın bile iletişim yolları ablukaya alındı.

Adam ne tivitır, ne feysbuk, ne instegram kullanabiliyor.

Siyasetçinin iletişimini kes, işini bitir. 

Taktik bu!

Başkanlık resmi hesabını bırakın, şahsi hesabını bile süresiz askıya aldılar.

Yetmedi, adam 20 Ocak'ta, dokuz gün sonra başkanlığı devredeceğini açıkladığı halde "azil sürecini" bir daha devreye soktular.

"Bir daha aday olamasın diye mi bu hesap?"...

Yoksa "Bürokratik Oligarşinin gücünü göstererek orta direği sindirme operasyonu mu?" anlamak fazla sürmez.

ABD'de bunlar oluyor da, bizde ne oluyor?

Bizde daha bir şey olduğu yok.

Yukarıda nelere hazırlanıldığını, kimlerin bu iş için araçsallaştırıldığını anlattım.

"Katil Polis" sloganlarının atıldığı namluya ilk merminin verildiği mevkiyi de gösterdim.

Bir tek nasıl olacağını bilmiyorduk.
 
Onu da Boğaziçi'nden bir "Gezi" daha çıkar mı?" diye denediler.

Şimdilik geri tepti.

Gezi Eylemleri sırasında Erdoğan yurtdışında olmasa...

Abdullah Gül polisi geri çekip Taksim'i eylemcilere açmasa Gezi Eylemleri o seviyeye ulaşmazdı. 
Düşünün ki, Arınç başbakanı temsilen oturup Gezicilerle pazarlığa bile kalktı...

Erdoğan ülkeye dönüp Taksim'i dağıtma emri vermese, olaylar kimbilir daha nelere gebeydi...

TEHLİKE HİÇ BİTMEZ

Amerikan sosyolojisi ve siyaseti iyice bize benzemeye başladı.

Bizdeki CHP gibi, orada da Küreselciler kıyılara yığılmış.

Eğer küreselciler iktidarlarını pekiştirebilirler ise dünyayı yakacakları gibi...

Suriye'de olsun, Kuzey Irak'ta olsun...

Doğu Akdeniz'de, Kafkaslar'da da bizim başımıza bela olacak...

Belki de vuruşacağız.

TAVSİYE 

İster sallasın ister sallamasın...

Sayın Kılıçdaroğlu'na tavsiyem:

Dua ediniz ki "cumhurbaşkanlığı sistemi" mevcut. 

Yoksa sittin sene alternatif olamazdınız. 

Seçimden kaçıldığı gibi bir algı yaratmaya çalışarak...

Uzun süredir küreselcilerin değirmenine su taşıyorsunuz. 

Hakaretler, küfürler derken...

Menderes'e uygulanan "sabık başbakan" taktiğini...

Erdoğan'a "sözde cumhurbaşkanı" ile uygulamaya çalışarak...

Milleti sokağa hazırlamak çok kötü sonuçlar doğurabilir.

Lütfen milleti bilemeyin!

Bunun sonu kötü...

ABD birbirini kırmaya dolu dizgin gidiyor.

Bize lütfen bulaştırmayın.

Önceki ve Sonraki Yazılar