İstanbul gibi dünyanın tarih zenginliği kadar kültür ışığını düşününce onu yaşatan meslekler ve insanların nasıl armağanlar verdiğini,
hayatımıza neler kattıklarını anlayamayız.
Ne zaman işin içine sistemin içindeki çıkarlar,koltuk sevdalıları ve şehir eşkiyalığı racon olsun diye çırpınanlara çanak tutarsa akan kirli suların zehirleme çalışacağı yaratıklar ortaya çıkar!

1945 yılında kurulan 
Ankara Pastanesi baba'dan oğula geçer.Ve Mehmet Kutlu Gerez ,
Aysun Gerez bayrağı devir alır.
Türkiye Demokrasi Tarihi,işte o gün esnafların ekmek tekneleri ordusu ile büyük bir emek cephesini kazanır ki
 ülke çapında çığ gibi ilerleyen küçük esnaf aileleri yaşam kurar 
Türkiye Cumhuriyeti Devrimleri sekteye uğramasına rağmen vatan cephesinde doğan emek üretiminin elleri durmaz.

Korona günlerinde
yarım yüz yıllık esnaflar büyük bir çukura düşer.
Oysa, tırnakları ile kazıdıkları ve aile olarak korudukları mal  varlıkları ayakta  kalsın diye her şeylerini satarak kiralarını,
vergilerini ödemeye çalışıyorlar.
Daha önce yedikleri kazıkların acısı boğazlarında durmasına rağmen çok mücadele ettiler.
İstanbul'daki Vakıf Kiliseleri yöneticileri geçen 10 yıl içinde kiracı yasalarını değiştirerek bir çok eski kiracıyı kapıya koydu.Bazı zamanlarda başarılı oldu, bazı zamanlarda olamadı.
Güya Demokrat Belediye Başkanları bile bu kiliselerle iş tuttu durdu hep!

Ankara Pastanesi sadece şeker tadı ağızlarda yaşasın diye nefes almıyordu.
Bütün hukuksuzluklar at başı ilerlerken ona direnç kalesi olan vatanseverler Kutlu Baba ile Aysun Ana tarihi maraton içinde can derdinde bir çocuk büyütüyordu.

O çocuğun 
Milli yüzücü olması da tesadüf olmadı.
Dilek Gerez;
30 yıldır dünya birincilikleri madalyalarını, ülke için kazanırken ailesi dışında yanında kimse yoktu.O yoluna bu günde devam ediyor.

Mehmet Kutlu Gerez;
Halkın Cumhur Başkanı olarak aday gösterildi sevenleri,
dostları tarafından.
Kadıköy'ün en çok sevilen Ailesi olarak yerlerini koruyorlar.
Ama artan kiralar bitmiyor.
Özel kurabiyeler ve şekerler dışında bir üretimleri yok.
Sonuç'ta,
Korona salgını onlar gibi binlerce esnafın yuvasını,işyerini yakıyor,yok ediyor!
Yabancı sermaye şirketleri yurdun canında cirit atarken ve vergilerden kaçarken cezası esnafımıza kesiliyor!

KUTLU BABA AYSUN ANA SÖZLERİ

1-50 yıllık okulumuzda vatana,insana ihanet etmemek.
2-Bütün müşterilerimizi ailemizin bir parçası görmek.
3-Sabah erken saatlerden geç saatlere kadar görevimizin başında olmak.
4-Sevgi yüzümüzü,
temizlik ülkümüzü elden bırakmamak.
5-Torunumuz Serdar'a Esnaflık okulunu öğretmek.
6-Gün içinde diğer esnaflarla sorunlarımızı paylaşıp,
dertleşmek.
7-Cennet bir ülkemiz varsa onu gelecek için korumak,
insanlığa örnek olmak.
8-Kadıköy Halkını, 
hem çok sevdik 
hem de güzellikler yaşıyoruz onlarla. 
9-Evet, 
Ankara Pastanesi geçmişten geleceğe binlerce insan tanıdı,yüzlerce çocuğun kalbini kazandı.
Onların yürekli ışığı bize güç veriyor.
10-Altıyol'daki Boğa'nın bazen kulağıma fısıldadığı şeyler oluyor.
Kutlu Baba diyor, ben de dinliyorum;
"Şu zalim dünya ile iyi baş ediyorsun"...
Ama Aysun Ana'ya anlatma sakın! 
11-Ankara Pastanesi kitabında ve ömründe saatler uzun maratonlarını aşarak geldi.
Türkiye sofrasında diğer meslektaşlarım  için onlarında aileleri,
gelecekleri için yaşam hakları korunmalı,
devlet elini uzatarak vergi  virüslerinin
 yok olmasını sağlamalıdır.
12-Ankara Pastanesi herkesten aldığı sevgiyi herkese vermeye devam edecek!