Haydar Yalçınoğlu

Haydar Yalçınoğlu

PUTİN'E SON MEKTUP

PUTİN'E SON MEKTUP - HAKLAR VE ÖZGÜRLÜKLER

"öyle ise, bir diktatör seçin
ve ona itaat edin".

Bay Putin, bir gösteriye katıldığı için tutuklandıktan sonra her şeye küsen, dünyanın en zeki insanı olarak da bilinen William Sidis'in özgürlük ve haklar üzerine yazdığı iki makaleden bazı bölümleri çevirerek bu diziye son veriyorum. 

Sidis'teki şu cümleyi hatırlatmak isterim:

Bir kimse baskı altına alındığında bir ulusun geleceği tehlike altında demektir.

HAKLAR KAVRAMI

"Burada, söz konusu edilen temel kavram "haklar" kavramıdır. Başvurulan her şeyden ari olarak "hak bilinci" dir.  Amerikalıların bilhassa hak denilince başka terimlerle ifade edilen "toplum haklar"ndan ziyade sadece "kendi haklarını" düşündüklerine inanılır.

"Hak" var olan koşullar altında fiilen elde edilen bir  zorunlu bir şey değildir. Gerçekte, hakları elde etmek için mücadele düşüncesi de en azından hürmete şayan bir şeydir. İnsanların isimlendirdiği anlamıyla elde edilemeyen haklar mücadele ile  fiili olarak elde edebilecek ve hoşlanacakları bir girişimdir .

"Hak" kavramının Amerika'da kavranışı şekli ile, onlar hükumetler tarafından garanti altına alınan imtiyazlar değildir (bu sadece Avrupa demokrasileri denilen rejimlerde bu şekilde algılanır) veya "hak"kın  bir kimsenin  batı yarım kürede yaşamış olmasının doğrudan bir sonucu veya sadece orada yeşeren bir şey olması da önemsizdir. Bağımsızlık Bildirgesine ve daha ziyade burada zikredilen haklar görüşüne göre bir hükumet insanların haklarına bağlıdır.

Böylece, hükumetin savunulması için sürüdürülen savaş boyunca hakların  askıya alınması her yerde demokrasinin bir karikatörüdür. Amerika da bu tür şeylere defalarca  tevessül edilmiş ise de; büyük bir halk muhalefeti ile karşılaşmıştır. Burada ileri sürülen haklar görüşüne göre varoluş ve inşa için halka devrime katılma çağrısı yapılarak hükumetin hakları askıya alma iddiaları boşa çıkartılır. HÜKUMETE EN UFAK BİR DESTEK EĞİLİMDE BULUNAN KİMSE HEMEN HALKIN ÖZGÜRLÜĞÜNE İHANET ETMEKLE SUÇLANIR.

... Bireye ilişkin haklar ve hiçbir  organizasyonun kendi üyelerinden hiçbir surette türetemediği haklar; ve başka bir bireyin  alanına tecavüz edemeyen haklar, bir organizasyonun içinde veya dışında olsun veya olmasın bu organizasyon dahi tecavüz edemediği haklardır. 

Bağımsızlık Bildirgesinde belirtildiği üzre yaşam, özgürlük ve mutlu olma hakkı birkaç hak temel haktır. Diğer tüm haklar bu temel haklardan türemiştir ve bazıları bu haklaın doğrudan sonucudur.

Bireysel haklar  bir hükumet sistemi tarafından ihlal edildiği taktirde, veya yönetilenlerin rızası son bulduğunda veya bu durum serbestçe tartışılmadığında yönetileneler yeni bir rıza üretecek yeni tarz bir organizasyon oluşturmak için mevcut otoriteyi ortadan kaldırırlar. Bu sadece çoğunluğun değil HER BİREYİN DE GARANTİ ALTINA ALINMASI GEREKEN BİR HAKKIDIR.

BİR KİMSE BİLE BASKI ALTINA ALINDIĞINDA BİR ULUSUN TEHLİKE ALTINDADIR.

ÖZGÜRLÜKÇÜLÜK

Özgürlükçülük kavramı bugün hiçbir hükumetin asla el uzatamayacağı bir anlamı da kapsayacak şekilde, bireysel özgürlükler ve hakların üstünlüğünü delalet eden bir anlamda kullanılmaktadır.

Özgürlükçü bir hükumet temelde bireysel haklara müdahale etmeyecek şekilse sınırlandırılmış bir hükumettir. Tanımlama sadece çoğunluk yönetiminin kastetmemekle kalmaz; azılık olsun veya çoğunluk olsun, herhangi bir bireyin haklarının çiğnenmesini engellemesini katı bir şekilde sınırlar. Bu "otoritelik" karşıtıdır; ki otoriter hükumetler, azınlık veya çoğunluk yönetimi olsun, kayıtsız şartsız itaat edilmesi gereken bir üstün güçtür. Özgürlükçü demokrasinin karşıtı olarak otoriter demokrasi "hükumetin  başı"nın bir defa seçildikten sonra bir daha asla muhalefet edilmemesi gerektiği düşünülen resmi mihraklarda düşünülen bir akımdır.

Bu düşünce tarzı Macauley tarafından daha özlü olarak ifade edilmiştir:

"Öyleyse, bir diktatör  seç
ve herkes itaat etsin".

"Demokrasi" kelimesi çokça istismar edildiği için ve "sınırlanmış hükumet" düşüncesi  halen iyi bir tanımlama olmadığı için Bundan sonra "özgürlükçülük" kelimesini kullanmak için çok çok zamanımız olacaktır." W. Sidis

Önceki ve Sonraki Yazılar