TÜRKÜLERİN YILDIZI BEKTAŞ ÇOLAK

Türküsünü sofrasına taşıyan yüreklerin  rüzgarı

Telaşı kadar zaman aynası 

Turnaların alnında duran özgürlük aşkı

Tutuşur gerçekliğinde 

Taşır gövdesine mızrabını

Ta ki güneşini bulana kadar!

Bektaş Çolak nefesinde duran notaların ömrüne tanıklığımız olmaz mı?

Bu yolculuğun deryasında yıkandığı davanın can feryadı doğmaz mı?

Nereden gelip nereye gideceğini sormaz mı?

Bize gelen türküsünün can pınarında 

Yeryüzü alkışının yurdunda bayrak olan hakikatlar konuşmaz mı?

Şimdi;

Gölgesine sığındığı türküler yıldızına vefasını göstermek üzere 

Türkülerin haritasına sarılan saatleri önümüze koyarken 

Her sözün çağrısını 

Her dilin kapısındaki anahtarı 

Hesapsız bırakmak adına adım adım ilerliyor  yolculuğunun güzellikleri gibi 

Türkü Çocuklarının dünyasına gelen yeni filizlerin 

Tükenmeyen okyanusunu 

Teslim olmayan mücadelesi umutlar baharında 

Talip olduğu ikrarın divanında büyürken 

Tatsız dünyanın yalanlarını eleyecekleri 

Tarih sahnesinde çığlık çığlığa deyişleri var ki

Bektaş Çolak emeğinde yetiştiği ocağın çocukluğunu yalnız bırakmayan cemlerin erenleri arasında artık!

Bir türkü gibi yaşamak 

Bir türkü evrenini anlatmak 

Bilinmeyen kalelerin tuğlalarını öre öre insanlık alkışını kavuşmak ki

Bir tek avaz 

Bir tek saz kalana kadar yılmayacak dirençleri yakasında taşıyacaklardır.

Ahmet Yesevi'den 

Yedi Ulu Ozan'a gelen sırat köprüsünün cesareti ve alınteri kaleleri sabrı 

Onlarla pusulasının anayurdunda bizi bize katıyorlar.

Türkiye'nin Türkü Yıldızları arasında akan zaman tünelinde

Bektaş Çolak nefesine alkış yağmaz mı?

(TÜRKÜLERİN YILDIZLARI BULUŞMASI &EYÜPSULTAN BELEDİYESİ-2019)

Önceki ve Sonraki Yazılar