Halil İbrahim Özcan’ın yeni kitabı: Ağlarsam Haberim Olsun
Halil İbrahim Özcan’ın, kendi hayatından kesitler de sunan 12 öyküden oluşan kitabı “Ağlarsam Haberim Olsun” okurlarıyla buluşuyor. İnkılâp Kitabevi tarafından yayımlanan kitapta umut, mücadele, sürgün ve ölüm kavramları üzerinden bir döneme ışık tutuluyor.
Halil İbrahim Özcan, 1980’li yıllardan esintiler taşıyan “Ağlarsam Haberim Olsun” kitabında her şeye rağmen umudun peşinden giden 12 öyküye yer veriyor.
Köy Enstitüleri’nin son mezunlarından olan ve yaşamının bir bölümünü sürgünde, parmaklıklar ardında geçirirken Fehmi Uzal ile birlikte “Cezaevi Şiir Antolojisi”ni hazırlayan yazar, yeni kitabında da bir dönemin psikolojik analizini yapıyor.
“Ağlarsam Haberim Olsun” özgürlükçü fikirlerle daha adil bir dünya için savaşan, kimi zaman baskıcı rejimlerin gazabına uğrayıp karanlık gerçeklerle yüzleşen ve iyi ile kötü arasında gidip gelen karakterlerin sarsıcı hikâyelerinden oluşuyor.
Bağımsızlık düşleriyle yanıp tutuşanların, umudunu kaybetmeden yol alanların ve insanca bir yaşam için çabalayanların anlatıldığı “Ağlarsam Haberim Olsun”, Halil İbrahim Özcan’ın yaşadıklarından da izler taşıyor.
“Ağlarsam Haberim Olsun”, gurbette memlekete ve zindanlarda güneşe hasret geçen ömürleri okurlarıyla buluşturuyor.
AĞLARSAM HABERİM OLSUN
“Bin bir zorlukla denizleri, dağları, sınırları aşarak geldiğim bu soğuk kuzey ülkesinin iklimine, gri gökyüzüne, uzun yaz gecelerine, yıllar geçmesine rağmen bir türlü alışamamıştım. Kızıl bir imge olarak yaşıyordum geçmişimi. Göğe ekin biçilir gibi kıyılmış arkadaşlarım geliyordu gözlerimin önüne. Ben kaçıp gelmiştim ta buralara. Bencillikti, biliyordum. Gelen kara haberleri duydukça ‘dönmem gerek’ diye karalar bağlıyordum. Yıllardır gidemediğim ülkem burnumda tütüyordu. Kızılırmak nazlı nazlı akıp duruyordu içimde.”
Özgür düşlerle yola düşenler, umudu ekmeğe katık edenler, boyun eğmeyip onurlu bir hayatı seçenler…
Bu öyküler tutsak edilemeyen fikirleri ile ömrü kavgalardan, işkencelerden, sürgünlerden geçenlere yoldaşlık ediyor.
“Ağlarsam Haberim Olsun” yazarın yaşamından da kanayan izler taşıyor.
HALİL İBRAHİM ÖZCAN KİMDİR?
Kayseri-Talas Ardıç köyünde doğdu. İlkokul ve ortaöğrenimini Kayseri’de tamamladı. Kayseri Meslek Yüksekokulu’nda okudu. Kayseri Eğitim Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra Giresun ve Kayseri’de üç yıl öğretmenlik ve müdürlük yaptı. Daha sonra Anadolu Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. Bir süre Suriye ve Lübnan’ın değişik yerlerinde yaşadı. 1981-1991 yılları arasında siyasî nedenlerden ötürü ülkenin farklı cezaevlerinde on yıl tutuldu.
Çocukluğundan beri çeşitli işlerde çalıştı. Senaryolar yazdı. Editörlük ve aynı zamanda sinema oyunculuğu yapan, çeşitli edebiyat örgütlenmelerinde etkin görevler alan yazar; hâlen Uluslararası PEN Türkiye Merkezi İkinci Başkanı’dır ve aynı zamanda Hapisteki Yazarlar Komitesi’nin başkanlığını yürütmektedir.
Yurtdışında; Urumiye (İran), Rakka, Şam, Lazkiye (Suriye), Tetova (Makedonya) şiir festivallerine katıldı. 2008 yılında katıldığı Frankfurt Kitap Fuarı’nda, yazarlar komisyonunda ve IV. Ulusal Yayıncılık Kongresi’nde “Okuma Kültürü” komisyonunda görev aldı.
Uluslararası PEN içinde Ural-Altay Network kurucularından olup Moğolistan, Kazakistan, Kırgızistan’da ve Kırım ile İsveç’in Lund kentinin yanı sıra PEN Türkiye temsilcisi olarak Almanya, Kanada, İzlanda, Güney Kore, İspanya, Kırgızistan ve Bulgaristan’da bildiriler sundu.
Defter, Edebiyat Dostları, Yaba Öykü, Düşler, Sombahar, Ayrım-Şiir ve Yazın gibi dergilerde şiir ve öyküleri yayımlandı.
“Kırık Zar” adlı şiir kitabı da Niculina Oprea tarafından Romenceye “Zarul Spart” adıyla çevrilerek “Editura Napoca Star”da 2020 yılında yayımlandı.
Şiir ve öyküleri ayrıca İngilizce, Arapça, Romence, Arnavutça, Almanca, Farsça, İtalyanca ve Uygurca’ya çevrildi.
“Kırık Zar” adlı kitabı 1997 yılında “Orhan Murat Arıburnu Ödülü”ne layık görüldü.
“Ejderha Yılları” adlı senaryosu ile 2011 yılında Kültür Bakanlığı’ndan “Senaryo Yazma Desteği” aldı.
Gözden geçirilmiş hâliyle yeniden okur karşısına çıkan “Çankaya’nın Duvaksız Gelini Fikriye”, Abdul Kadir Abdelli tarafından TEDA desteğiyle Suriye, Şam’da Al Takwen Hause Publisher’de 2009 yılında Arapça’ya çevrilerek yayımlandı.