İBO ŞOV NE SÖYLÜYOR?

Ciğerci Cemil oğlu olarak dünyaya geldiğinde kendi bile bilmiyordu halkın onu baş tacı edip,göklere çıkaracağını ki tarih baba ona yardım etti.Ülke toprağında büyük başarıların arkası kesilmedi.

1 Ocak 1952 Doğumlu İbrahim Tatlıses.O Cumhuriyet sonrası Adnan Menderes'in Küçük Amerika hayalleri kuracağı siyasi atmosferden 27 Mayıs 1961'de çocukluk yılları içinde büyürken  gençlik yılları 1970'li yıllara uzanır.

Ülkemizde ilk orkestraların kuruluşu 1941'den 70'lerin sonuna kadar bayağı zenginleşir ve 100' üstünde topluluklar,deneysellikler çıkar.Batı müziği ile tanışma ve dünyaya açılma arayışları yeni bir sanat ve kültür inşasına gelecektir.

Ne oldu da Cumhuriyet Devriminin Kültür Politikaları Halk evleri,Köy Enstitülerinin kapatılması içinde ve sonrasında Gazinolar'dan,Yazlık sinemalar'dan büyük müzikhollere ve eğlence dünyasının doğmasına kadar gelmişti.

Siyasi hesaplaşmaların,kamplaşmaların bitmek bilmeyen yansımasının 40 yıllık yakın tarih aynasında 12 Eylül Amerikancı darbenin yarattığı erozyon ve buradan çıkışın bütün öne çıkan aktörleri biliyoruz ve bunu tartışıp konuşacak olgunluğa,birikime sahibiz artık!

İbrahim Tatlıses öncesi toplumsal muhalefetin özel isimleri ve evrensel sanat icraları olanlarla bayağı yol aldı ülkemiz.Şiir'den Şarkı'ya, Resim'den Tiyatro'ya, Sinema'dan Dans'a, Heykel'den,Mimari'ye büyük isimler çıktı.Kadın Sanatçıların yazdığı tarih bu sayfanın içinde en çok yükselendi.

1990'lı yılların ortasında Arabesk'in İkinci Dönemi tezi ile bir kitap analiz üzerinden çalışmaya girdim. Beyoğlunda bir sanat evi ve atölyesi kurduğum günlerde o gün ki menejeri Mehmet Güçlü ile görüşüp bir dönemi anlatacağım kitap İbrahim Tatlıses üzerinden olacak dedim ve buluşmamızı  sağlamasını istedim. Sağolsun ayarladı ve adım adım Harbiye'deki Anten TV stüdyolarında ki playback çekimlerin olduğu günlerde gitmeye başladım. Türkiye'nin en çok konser veren ve Tatlıses Lahmacunları ile gündemde olan,para kazanan insanla ilk karşılaşmamız olacaktı. Benim için bu buluşmalar belli aralarda oldu ama gördüğüm ilişkiler ve orada yaşananlar hayal kırıklığı olmuştu! Müslüm Gürses, 

Orhan Gencebay, farklı duruşlar ve insan ilişkilerinde geçmişini de omzunda taşıyan insanlar olarak halkın bağrında duruyordu.

İbrahim Tatlıses hem çok dinlenen ve çok kızılan insan olarak konuşulmaya başlamıştı.

Siyasi duruşu bazı zamanlarda hesaplaşmalara neden olabiliyordu.O günlerde gündemi Ahmet Kaya belirlemiş,protest müzik sanatçıların toplumda yarattığı dönüşüm daha güç kazanmıştı.

Cem Karaca, Zülfü Livaneli, Grup Yorum tarihsel direncin memleket rotası olurken Sezen Aksu, Kayahan gibi iddialı isimlerde yerini almıştı.

Kürtçe Müzik tartışmaları gelinen noktanın doruk noktasıydı.

İbrahim Tatlıses bu süreçte bir kaderin kadersizliğine sürüklendiğinin farkında değildi.Ferdi Tayfur gibi isimlerde kendi sularında akıyordu.1970'lerde patlatılan siyasi kaosun açmazlarında sinemamızın toplumsal gerçeklik çıkışı bir tarih yazıyordu.

Lütfi Akad,Metin Erksan,Ertem Eğilmez, Halit Refiğ,Atıf Yılmaz,Yılmaz Güney sinemaları çığır açarken diğer yandan seks filmleri furyası patlamıştı.

İşte,

İbrahim Tatlıses bitmeyen bu arayışların arenasına Ayağında Kundura ile gelirken ki masumiyeti belki dünyaya yıldız olacak sanat hayatını neden sürdüremedi?

TATLISES NE YAPMALI?

1- Her hafta sonu yeniden bir program ile karşımıza çıktı ve yaşam aynası olurken belki özür dilemeye çalışıyor.

2-Kendi ile barışmaya çalışmanın içine ülkenin diğer sanatçılarına sözü olduğunu iletmek istiyor 

3-Türkiye halkının kalbine iyilik ekmek için adım atıyor .

4-Yıldız olmak ve Yıldız kalmak için sayfalar arıyor.

5-Mega Star masalıyla nasıl kandırıldığını ve Sanatçı Anayasasının kardeşliği büyüsün diye tarihi hamle içinde.

6-Yarının Sanatçı Çocuklarına örnek olmak,sofra kurmak için sanat endüstrisinin gerçeğini dillendiriyor.

7-Sanat dünyasında sadece kendisi ile başlayan bir tarih olmadığını ilan etme çabasını taşıyor.

8-Sanatçılara saygı devletin yasaları ile olur ve halkın sevgisi ile korunur demek için yürek oluyor.

9-Türkiye'de ne Oxford'ların olduğunu ve bunu bilmenin mutluluğunu yaşatmak derstir derdinde artık!

10-Geçen 50 yılın ekmeğini sanatıyla yerken bunu çoğaltmak üzere sanatın her dalında sanatçılar çağıracağını söylüyor.

11-En büyük yarışın insanlık sanatıyla verileceğini ve masum,merhametli kalmak için vatana gerçek emek verenleri unutmamaya tuğla koyuyor.

12-İbrahim Tatlıses sanatı dünya canında duyulurken ona değer katanların alkışsız kalmayacağını herkes görüyor.

13-Ülkemizin gerçek sanat güneşleri hep olacaktır ki onların bir tane rotası olmalı;

halk'tan ve insanlıktan alınan emek aşkları ucuza satılmamalı,

mirasyedi değil, insanlık kalesi olmalıdır!

Mahzuni Baba ne demişti;
Süleyman bir Sultan olmuş, boşu boşuna olmasın..

14-İbrahim Tatlıses yarattığı müzikal nefesini türkülerin çocuğu kalarak sürdürmesi dünya sofrasında insanlık sevdaları doğurur ki 
geçen yarım yüz yıllık ülke saatinin içinde onun da değerli yeri vardır,olacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar