Dünya sanat tarihinin tuğlalarında, kadın sanatçıların izleri olmasa yaşadığımız yüz yılın sanatçılarını anlamak eksik kalırdı.Uzun zamandır ülkemizin kadın sanatçılarının kitabı ile ilgili, yine akrostiş şiir felsefesi içinde bir kaç kitap önümde dosya olarak duruyordu. Hatta, 1990'ların başında dünyaya bakışım değişmiş ve sanat penceresi ararken, kadın sanatçıların gücünü fark etmiştim. Bu bilgi belleğinin zenginleşmesine neden olan bir sanatçı karşılaşmasını yaşamamdı! Çünkü, Taksim  Atatürk Kültür Merkezi mucizevi bir yerdi. O günler kıymeti bilinmeyen ve şimdi aradığımız bir kalenin çığlıkları var. Tülin Onat  en az 50 yılı aşan sanat hayatının aynasını, kendi dilini bilerek üretmiş bir sanatçımız. Çünkü; öncü olmak istediği hayallerin, emeğini alınteri yapmak için hazır bir savaşcı olduğunu biliyor!

Sanatının evrenselliği için dünya sanat köprüsünden ayrılmayan nefesini içinde tutmaktan ve okyanus damlası olmaktan vazgeçemeyeceğini söylemiş kendine.

Mihri Müşfik hanım ona New york kimsesizler mezarlığında sesleniyor durmadan; Tülin devam et sakın bırakma diye! Zaten, Semiha Berksoy hiç elini bırakmamış ki

Fırçasının kurumasının şansı yok.Ya Aliye Berger durur mu? O da Beyoğlu Narmanlı Han'daki atölyesine gelmezsen üzülürüm ıslığında!O yüzden her sanatçının etrafında sanatçı çınarları olması büyük mutluluk, tarihi zenginliktir.

Tülin Onat; Ankar'daki Leonardo Da Vinci sergisinde yer alırken söylediği mesaj çok anlamlı, ben onun çırağıyım hala ve onu çözmeye,anlamaya devam ediyorum.

Şimdi; geçen yarım yüz yıllık sanat hayatında onlarca öğrenci yetiştiren ve hiç bir apolete sığınmadan, soyut sanat imgeleri ile dünya algısı yaratan insanın nasıl bir sanatçı olduğunu anlayabilirsiniz. En büyük hamlesini ortak kurdukları bir kültür merkezinin olması ve o serüvenin peşinden yorulmak bilmeyen sergiler,atölyeler telaşında hayat notasını çoğaltma başarısını yakalamak. Aslında; 12 Eylül 1980 ile 1990 arasında sanatın boğulduğu günlerde sanat güneşi olanlar arasındadır. Tülin Onat ki bu kadar baskının içinde sanatın direniş programını hayat geçirmek büyük bedeldi! Bütün, bu sancıların şimdi geldiği yerde tarih kazısı onunda sanatının paylaşılmasına, sorgulanmasına farklı kapılar açıyor. Evet, bizi büyüleyen renkler aurası ya da büyük büyük tuallere çizilen objelerin nasıl bir mutluluğu varsa insanlarımızın sanata aç olduğu kaçınılmaz. O doğum içinde gözlemlerini, biriken sesleri, mağrasında sessizce saklayan sanatçının süprizleri olmaz mı? 

Ben; Tülin Onat'a sen bir meleksin ve sanatın aşkına kendini feda etmiş kahramansın diyorum, gülüyor! Gerçek, bu olmasa sözüm olmayacak, ama öyle.

Son sözlerim;

Tülin Onat bahçesi, sonsuz paylaşım ve veren ağaçlarla dolu, yaprakları bitmiyor.

"Oyun Bitti" adlı sergisi ile dünya sanatına biz de varız diyerek,

Gezi Direnişi Ruhu'nu armağan etti.

Sanatın rövanşını ders olarak öğretmekten hiç geri durulmayacağının altını çizdi.

Sanat ideolojisi ormanında, yeryüzü çocuklarına borcunu ödemekten çok mutlu.

Cumhuriyet'i kuran kadınların şemsiyesini yalnız bırakmayan yıldız!

Sanat ömrünün kalıcılığındaki felsefeyi ayakta alkışlayanlardan,

Sanatçıların dünyayı yönettiği günlerin renklerine çalışma sevgisi 

Yurdun sokaklarından ayrılmayacak diyor ve

 Kadınların sanat okulu büyüyor,

Öğrenci olmak için herkese açık davet,

Prof.Dr.Tülin Onat çağrısı bütün kadınlara yağsın............

Kişisel Sergileri
1980 Devlet Güzel Sanatlar Galerisi, İstanbul
1981 Resim ve Heykel Müzesi, İzmir
1981 Turkuvaz Sanat Galerisi, Ankara
1981 100. Yıl Sanat Galerisi, Tekirdağ
1983 Galeri Baraz, İstanbul
1983 Caddebostan Güzel Sanatlar Galerisi, İstanbul
1984 Kibele Sanat Galerisi, Ankara
1984 Atatürk Eğitim Fakültesi Sanat Galerisi, İstanbul
1984 Sabancı Holding Kültür Sitesi, Adana
1985 Akbank Sanat Galerisi, Bursa
1985 Akbank Sanat Galerisi, Eskişehir
1987 Devlet Güzel Sanatlar Galerisi, İstanbul
1991 Mine Sanat Galerisi, İstanbul
1992 Yapı Kredi Kazım Taşkent Sanat Galerisi, İstanbul
1993 Kemal Satır Sanat Galerisi, Adana
1993 Galeri Zon, Ankara
1993 Galeri B, İstanbul
1995 Kunst Raum, Berlin
1996 Derimod Kültür Merkezi, İstanbul
1997 Emlak Sanat Galerisi, Ankara
1999 Pi Artworks, İstanbul (Antikaos)
2001 İş Bankası, İstanbul (Plastik Rüzgar Gülü)
2002 Pi Artworks, İstanbul (Adak Ağacı)
2007 “Sınırsız I” Aldimo Sanat Galerisi, Bodrum
2007 “Sınırsız II” Aldimo Sanat Galerisi, İzmir
2007 “Adak Ağacı III” The Marmara PERA Gallery
2008 ''Art Arda'' Mine Sanat Galerisi
2009 ''Döngü'' Contempopary'09, Galeri Art&Life
2011 ''Tırtılın Sonu'' Kare Sanat Galerisi
2012 ''Hayal-Et'' Astoria
2013 ''Parçalı Bulutlu'' Merhart Galeri
2013 ''Unutmamak'' BKM, İstanbul
2014 ''Renklerin Cumhuriyeti'' ART Şişli Kültür Merkezi, İstanbul
2015 ''Döngüsel Zaman'' İdil Galeri, İstanbul

2013 ve 2014 yılında yurt dışında katıldığı sergiler;
2013 Zürih
2014 Heideberger
2014 Berlin

Ödüller
1977 II. DYO Sergisi Onur Belgesi
1988 Devlet Resim Heykel Sergisi
1988 Mimar Sinan 400. Anma Yılı Sergisi
1988 Uluslararası Bandırma Kültür ve Turizm Festivali
1989 Güzel İstanbul Sanat Festivali
1989 Günümüz Sanatçıları, İstanbul
1989 Sanatçı bu tarihten sonra hiçbir ödüllü sergiye katılmadı.