EKMEK ARASI SALÇA

Allah sağlık verisin.

Allah mutluluk versin.

Allah bol kazanç versin.

Allah akıl fikir versin.

Allah beladan korusun.

Dileklerimizi hep yaradana havale etmişizdir. Çünkü inan için her derdin sebebi de, çaresi de Allah’tır.

Bu da insanda tevekkül’e sebep olur. Ama biz çoğunlukla tevekkülü tembellikle de kararlaştırırız.

Aslında tevekkül “ herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını Allah'a bırakma” iradesidir.

Tevekkülümüz sadece Allah’adır. Mesela şunu demeyiz.

Devlet sağlık versin,

Devlet mutluluk versin,

Devlet bol kazanç versin.

Devlet akıl fikir versin.

Devlet beladan korusun demeyiz.

Ama Allahtan sonra en büyük umut kapımız devlettir.

Allah devlete zeval vermesin.

Devlet başa, kuzgun leşe.

Devlet baba.

İşin özü vatan kaportadır,

Devletse iç organları.

Hükumetlerse ülkenin ve devletin şoförü.

Halksa değişmez yolcusu.

Hükümet isterse; devlet nizamı sağlık da, mutluluk da, bol kazançta, akıl ve fikirde verir. Ama hükumet halkın gırtlağına sarılır, elinde avucunda ne varsa vergilendirip almaya kalkarsa ne mutluluk, ne geçim, ne huzur, ne de sağlık kalır.

Yani geçim olmaz.

Peki devlet halkı nasıl zengin eder?

Adaletli bir vergi sistemiyle. Vatandaşını müşterisi görmemek suretiyle. Vatandaşı koruyup kollayarak. Rüşvetin yolsuzluğun, hile ve fesadın önüne geçerek.

Devlet adına bunu kim yapacaktır?

Devlet adamları.

Halka ve devlete zarar verenin hesabını kim görecektir?

 

Yargı.

Bir devlette; devlet adamı ve yargı olmazsa o devlette ne mutluluk, ne huzur, ne de güven olur.

O devlette demokrasi ve cumhuriyet bağlamında artık devlet de değildir. Olsa olsa mafyalaşmış yöneticilerin elinde soyguncu çetesidir.

Böyle bir devlette geçim olur mu? Olmaz.

Geçim için lazım olan şey, iştir.

İşi kim yaratacaktır? Devlet ve insanlar.

Devlet iş kurmazsa,

Vergileri haraca döndürürse, insanlar iş kurmaya kalkar mı? Kalkmaz.

İş olmayınca aş da olmaz.

Aş olmayınca geçim de olmaz.

Devlet çarşı pazarda başlar.

Devlet, ocakta aş kaynattırandır.

Aş da geçimle mümkün olur.

Geçim, sabah akşam yavan ekmeğe yüklenmek demek değildir.

Geçim insanca yaşamak demektir.

Her halde birileri geçimi ekmek arası salça sanmıyordur değil mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar