Samed Canbahşiyev

Samed Canbahşiyev

DAĞLIK KARABAĞ HAKKINDA NE BİLİYORUZ?

Azerbaycan bugün Dağlık Karabağ'daki zaferi kutluyor. 30 yıl sonra, Ermeni işgalinden kurtulan bu topraklara, Azerbaycan-Türklerinin; yani, bu yerlerin tarihi sahiplerinin yeniden yerleşim çalışmaları devam ediyor.

Dağlık Karabağ sorununun kökleri nereden başlıyor ve bu konuda ne biliyoruz?

Dağlık Karabağ, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin batı bölgesidir. Coğrafi açıdan Dağlık Karabağ Azerbaycan'ın orta kesiminde yer almaktadır.

1991'den önce, Sovyet yönetimi döneminde bu bölge 4,4 bin km2 idi. Yani, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin toplam topraklarının yüzde 5,1'ini oluşturan Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi bu arazide kuruldu.

1970 nüfus sayımına göre Dağlık Karabağ özerk bölgesinin nüfusu 150,313 kişiydi. Bölge, Askeran bölgesi, eski Zulfugar bölgesi, Ağdere bölgesi, Hocavend bölgesi ve Hankendi şeherinin de dahil olduğu Şuşa bölgesinden oluşuyordu. Tarihsel olarak burası, Kafkas Albaniyası, sonra Karabağ Hanlığı, sonra da Azerbaycan Halk Cumhuriyeti, Azerbaycan Sovyet Cumhuriyeti'nin bir parçasıydı. Görülüyor ki, bölge tarihsel olarak mevcut Azerbaycan Cumhuriyeti'nin ayrılmaz bir parçasıdır.

Tarihsel olarak, bölge mevcut Azerbaycanlıların yaşadığı bölgedir. 1820 yılından bu yana Ermenilerin Azerbaycan'a kitlesel göç ettiği alanlardan birisidir.

Ermeni kaynaklarında bölgenin ismi “Arsak” olarak kullanılır. Fakat ilginçtir ki, bu kelimenin kökü de Azerbaycan'a, Türklere uzanır.

Kelimenin orjinal formu “Ersak” idi. Bu isim, bu bölgede yaşayan saki kabilelerinin erleri olan kişilerin onuruna verildi. Ermeniler sadece kelimeyi uyarladı ve taklit etti.

Karabağ'ın adı Azerbaycan "siyah" ve "bahçe" (bağ) kelimelerinden geldi. Bu ad zaten 7. Yüzyıldan itibaren kaynaklarda bulunuyor. Azerbaycan dilinde (diğer Türk dillerinde olduğu gibi) “siyah”, renk dışında “Kara”, “böyük”, “karanlık” ve diğer anlamına gelir. Bu açıdan "Karabağ" terimi "siyah bahçe", yani "büyük bahçe", "kalın bahçe", vb. anlamına gelir.

XVII. yüzyılın sonlarından XVIII. yüzyılın ortalarına kadar Azerbaycan'ın feodal hanlık devletlerine dağılması esnasında Karabağ beylerbeyinde Karabağ Hanlığı ve Gence Hanlığı kuruldu. Dağlık Karabağ Hanlığı güneydoğudan güneye, Kür-Araz nehri boyunca, güneyden batıya, Köşbek, Salvartı ve Erikli dağlarından, Dağlık Karabağ dağları olarak adlandırılan, Göyçe Gölü'ne, kuzeyden Karan-Kür çayı sınırına kadar uzandı.

Karabağ 17 ilçeye bölünmüştür: Sisyan, Demirci-Aslanlı, Kühnar, Barguşad, Bahabyurd, Kebirli, Talış, Cavanşir, Haç, Çilabird, Hirdapara Dizah, Otuzşeş, İyirmidörd, Garaçorlu, Varand, Dizah ve Akhantürk.

On iki ilçenin nüfusu, birkaç köy hariç, Azerbaycan Türklerinden oluşuyordu. Dizah, Varand, Çilabürd, Haç, Taliş “Hamsa”- beşlik olarak adlandırıldı. Burada yaşayan nüfusun bir kısmı Hristiyandı.

Karabağ geniş bir alanı olduğu için, Dağlık Karabağ ve Aran Karabağ olmak üzere iki bölgeye ayrılmıştır. Buraya Yukarı ve Aşağı Karabağ da denir. Ancak bu bölgenin ortak adı Karabağ'dır.

18. yüzyılın sonlarında ve XIX. yüzyılın başlarında, Rusya'nın Güney Kafkasya'da, Azerbaycan da dahil olmak üzere işgal faaliyetleri yoğunlaştı. Karabağ Han İbrahim Han, Rus Kuvvetleri Komutanı R. D. Sisianov (1802-1806) ile Kürekçay'da sözleşme imzaladı. Kürekçay Anlaşması'na göre, Müslüman-Azerbaycan toprakları olarak Karabağ Hanlığı Rusya'ya ilhak edildi.

Tarihi gerçekliği yansıtan Kürekçay Antlaşması, aynı zamanda dağlık bölge de dahil olmak üzere Karabağ'ın Azerbaycan halkına ait olduğunu kanıtlayan en yetkili belgedir.

Çarlık Rusya Kuzey Azerbaycan topraklarını işgal etmesinin ardından bu topraklarda kendi çıkarlarını daha da güçlendirmek için halkın ermenileştirilmesi politikası da uygulandı. 1828 Türkmençay Antlaşması'ndan sonra, bu politika daha sistematik ve hedefli hale geldi. Ermenilerin İran'dan Kuzey Azerbaycan'a göçü bu antlaşmanın XV. maddesi ile doğrulandı.

Öte yandan, 1829 Edirne Antlaşması uyarınca, Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşayan Ermenilerin Kuzey Azerbaycan'ın yeni işgal edilmiş topraklarına göçü başladı. Ermeni göçünün ana hedeflerinden birisi de Karabağ topraklarıydı.

Bu antlaşma ile 84.000 Ermeni Karabağ ve çevresindeki bölgelere taşındı. Resmi verilere göre, 1828-1830 yılları arasında, yani sadece 2 yıl içinde, aynı zamanda 1825-1826 yıllarında İran'dan Karabağ'a da dahil olmak üzere Kuzey Azerbaycan'dan 18.000, 1828'den sonra 50.000, Osmanlı İmparatorluğu'ndan ise 84 bin Ermeni göç etti. Gayri resmi belgelerde Ermeni göçmenlerin sayıları 200 bini aştı. Göç sonrasında Karabağ'ın etnik yapısında Ermeni sayısı artmaya başladı.

19. yüzyılın 30'lu yıllarından sonra Ermeniler de dahil olmak üzere Kuzey Azerbaycan topraklarına toplu olarak göçler gerçekleşti. Rus ‘Kafkas-şinası’ N. Şavrov 1911 yılında şunları yazdı: “Transkafkasya'ya 1,3 milyondan fazla Ermeni geliyor.”

Buna rağmen, 1832'de Karabağ'ın % 64,4'ü Azerbaycan Türkleri, % 34,8'i göç etmiş Ermenilerdi. Aynı dinden olan (Gregoryen ve ermenileştirilmiş Albanların (Azerbaycanda yaşayan yerel halk. Hristiyan Türkler de denir ) yaşadığı bölgede, Dağlık Karabağ'da Ermenilerin yerleşmesi daha yaygın hale geldi.

20. yüzyılın ortalarından itibaren devam eden politikalar sonucunda Ermeniler Dağlık Karabağ'a hükmetmeye başladılar. 1990 yılında nüfus 192.000'e ulaştı. Nüfusun bileşimi Ermeniler (% 76), Azeri Türkler (% 23), Kürtler, Ruslar idi. Merkez Hankendi ve diğer büyük şehir türklerin yaşadığı Şuşa idi.

Ermeniler, 1905 yılından itibaren Azerbaycan halkına karşı kitlesel soykırımlar gerçekleştirdiler. Ermenilerin Karabağ'da Azerbaycanlılara karşı soykırım politikası daha trajik bir tablo aldı. 1905-1906 katliamları da Ermenileri sakinleştirmedi.

1914-18 yıllarında Birinci Dünya Savaşı'nın yarattığı tarihi koşulları kullanarak, bir kez daha efsanevi "Büyük Ermenistan" devletini yaratmaya çalıştılar. 1915'te Osmanlı devletine karşı yeni ayaklanmalarda başarısız olan, temel güçlerini Güney Kafkasya'ya odaklayan ve çarlığın himayesi altına sığınan Ermeniler, Azerilere karşı soykırıma devam etmeye başladılar.

1920 yılında Azerbaycan bu kez, Bolşevikler tarafından işgal edildi. Aynı zamanda eski Azerbaycan toprakları olan Zengezur’da Ermenistan devleti kuruldu. 1923'te Bolşeviklerle müzakerelere katılan Karabağ Ermenileri, Moskova'dan Dağlık Karabağ özerk bölgesini kurmak için onay aldı. Bu bölgeye Hankendi, Şuşa, Hocalı, Askeran, Ağdere ve Hocavent dahil idi. Fakat bu bölge Azerbaycan'ın bir parçası olarak kaldı. Çünkü burada Azerbaycanlılarla yaşayan çok sayıda Ermeni vardı, ama bölge tarihsel olarak Azerbaycan'dı.

1988'den beri Dağlık Karabağ'da yaşayan Ermeniler, bu yerin Azerbaycan'dan zorla çıkarılması ve Ermenistan'a devredilmesi için harekete geçtiler. O dönemde Moskova da Ermenileri bu yönde destekledi. Fakat Azerbaycan halkı tarihi topraklarını kaybetmemek için savaşmaya başladı. Sovyet hükümeti Ermenileri açıkça desteklese de, Azerbaycan toprakları olan Karabağ'ı Ermenistan'a yasal olarak devredemedi.

1991 yılında SSCB dağıldı. 15 devlet bağımsızlığını kazandı. Ermenistan’ın desteği ile ve Rus ordusunun yardımıyla silahlı Ermeniler, yerel Azeri Türkleri, Kürtleri ve diğer halkları zorla Karabağ'dan çıkardılar ve şu ana kadar hiçbir devlet tarafından tanınmayan “bağımsızlıklarını” ilan ettiler. Ve kurdukları sözde "devlet"i Dağlık Karabağ veya Arsak olarak adlandırdılar.

Azerbaycan toprakları yasadışı olarak işgal edildi. 1991 Aralık ayında Hankendi işgal edildi. 1992 26 Şubat ayında Hocalı’da Ermeni çeteleri 613 sivil insanı, çocuk, kadın ve yaşlıları acımasızca öldürdüler. Tarihe XX. yüzyılın faciası- Hocalı soykırımı olarak hafızalara kazındı. 1200’ün üzerinde insan yaralandı. 8 Mayıs 1992’de ise Şuşa şehri işgal edildi.

Karabağ savaşında 30 bin Azeri Türk öldürüldü. 1991-94 yıllarında Ermenistan silahlı kuvvetleri Dağlık Karabağ’dan başka, Azerbaycan'ın 7 ilçesini daha işgal etti: Laçin (1992), Kelbecar (1993), Ağdam (1993), Gubadlı (1993), Zangelan (1993), Fuzuli (1993) ve Cebrail (1993). Aynı bölgeler, Azerbaycan ordusunun gelecekte topraklarına saldırmasını engelleyen bir tampon bölge olarak korunmuştur. İşgal altındaki 7 bölge artık dağlık değil, Aran Karabağ bölgeleriydi.

Azerbaycan 30 yıldır bu işgali kabul etmedi. Azerbaycan 2020 yılında Ermenistan ordusunun terör hareketine karşı başarılı bir operasyon gerçekleştirdi. 44 gün sonra, 10 Kasım 2020'de Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Federasyonu Cumhurbaşkanı Vladimir Putin ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan arasında imzalanan anlaşmaya göre, Dağlık Karabağ ve çevresindeki bölgeler Azerbaycan'a iade edildi. Azerbaycan yeniden, kendi öz yurdu olan Karabağ topraklarına kovuştu.

Önceki ve Sonraki Yazılar